Page 209 - İMGESEL RESİM 12
P. 209

DERS İÇİ UYGULAMA 22


                      Kullanılacak Malzemeler: yüksek gramajlı sulu boya kâğıdı, resim kâğıdı, resim kalemleri, silgi, kuru boya
              veya sulu boya, su kabı, fırça, altlık.
              •   Aşağıda verilen Nasreddin Hoca’nın “Kazan Doğurmuş” fıkrasını okuyunuz.
              •   Fıkrayı yeniden yorumlayarak mizahi bir kompozisyon içinde kurgulayınız.
              •   Kurgunuzun eskiz çalışmasını yapınız.
              •   Figür ve nesneleri oluştururken abartma ve biçim bozma gibi mizah yöntemlerinden yararlanınız.
              •   Figürleri uzaklık-yakınlık ve boşluk-doluluk dengesine göre yerleştiriniz.
              •   Eskizi biten çalışmanızı seçtiğiniz renklendirme tekniğine uygun bir kâğıda çiziniz.
              •   Kurguladığınız kompozisyondaki figürleri nesne ve mekânla ilişkilendirerek çiziniz.
              •   Çalışmanızı detaylandırdıktan sonra ışığın türüne, geliş yönüne ve şiddetine dikkat ederek tonlayınız.
              •   Çalışmanızı atölye panosuna asarak arkadaşlarınızla değerlendiriniz.

              Kazan Doğurmuş
                      Nasreddin Hoca bir gün komşusundan bir kazan ister. İşini bitirince içine küçük bir tencere koyarak kazanı
                   iade eder. Kazan sahibi tencereyi görünce “Bu nedir?” diye sorar.
                    Hoca cevap verir:
                   — Müjde! Kazanınız doğurdu.
                   Bu haber komşusunun hoşuna gider.
                      Zaman geçer, Nasreddin Hoca yine bir gün komşusundan kazan ister. Ama bu sefer kazanı iade etmez. Sa-
              hibi bir süre bekler. Kazanın gelmediğini görünce Nasreddin Hoca’nın evine gider, kazanı geri ister. Hoca üzüntülü
                   bir çehre ile “Sizlere ömür, kazan öldü!” der.
                   Komşu hayret eder:
                   — Aman Hocam, kazan ölür mü?
                   Hoca adama şöyle bir bakıp tebessüm eder:
                   — Kazanın doğurduğuna inanırsın da öldüğüne niçin inanmazsın?
              BAYRAKTAR, Z. (2010), Mizah Teorileri ve Mizah Teorilerine Göre Nasreddin Hoca Fıkralarının Tahlili, T.C. Ege Üniversitesi
              Sosyal Bilimler Enstitüsü Türk Dünyası Araştırmaları Ana Bilim Dalı Türk Halk Bilimi Bilim Dalı, Doktora Tezi, İzmir.


                       BİLGİ NOTU


              Dünden Bugüne Mizah
                 Batı kaynaklarından ulaşılan bilgilere göre mizah, MÖ 4 veya 5. yüzyılda Yunanistan’da ortaya çıkmıştır
              (Görsel 3.111). Orta Çağ’da mizahın sindirime olumlu bir etkisi olduğu düşünüldüğünden saray soytarıları
              yemek sonrasında soyluları eğlendirmekle görevlendirilmiştir. Mizahın gelişerek çeşitlilik kazandığı dönem,
              Rönesans Dönemi olmuştur. Bu dönem mizahında soylular ve önemli kişiler hedef alınmış; sosyal, politik ve
              ekonomik problemler sözlü ya da yazılı olarak ince bir alayla yansıtılmaya çalışılmıştır.
                 Radyo ve televizyonun icadı, mizahın gelişiminde önemli bir faktör olmuştur. Bu icatlar sayesinde görsel
              mizah teknolojik unsurlarla desteklenerek geniş kitlelere ulaşabilmiştir.




















                              Görsel 3.111: Kapaklı stamnos, MÖ 440



                                                                                                    207
   204   205   206   207   208   209   210   211   212   213   214