Page 71 - ÇALGI EĞİTİMİ BAĞLAMA 12
P. 71
Okuma Metni
FOLKLOR NEDIR?
Folklor; Türk Dil Kurumu Sözlüğü’nde:” a. (fo’lklor, l ince okunur) Halk bilimi: “Hep, folklor,
sanatın, ilmin, kültürün kendisidir, ortaya attık.” -F. R. Atay.” şeklinde açıklanmıştır ve karış-
tırılan tanımlar içerisinde halk dilinde halk oyunları tanımı ile belirtilmiştir. Yani folklor keli-
mesini, bizler halk oyunlarından bahsederken “ folklor oynuyorum, folklor gösterisi yapıldı”
gibi kullanıyoruz. Bu yanlış bir ifadedir. Çünkü halk bilimi oynanmaz, gösterisi de yapılmaz.
Çünkü halk bilimi yani folklor araştırılabilen, incelenebilen, hakkında tezler yazılabilen geniş
alanlı bir bilimdir. Folklor, bir milletin hayatında var olan gelenek ve göreneklerin, dili yardı-
mıyla hafızasında sakladığı edebiyat ve müziğinin, daha geniş anlamıyla manevî kültür ürün-
lerinin toplamıdır. Dinî ve sıhrî inanmalar, beşikten mezara kadar olan hayat, halk destanları,
halk türküleri, oyunları, bilmeceler, atasözleri ve deyimler, halk hekimliği hep folklorun
konuları olduğuna göre, folklor için “halk hayatının ve kültürünün ilmi” diyebiliriz.
Folklor halka ait olan her şeyi içine alır. Halkın malı olmuş, edebiyat ürünleri, halk destan-
ları, menkıbeleri, masalları, türküleri, manileri, fıkraları, darb-ı meselleri, temsilî sözler,
tekerlemeler, hayat ve tabiatın çeşitli olaylarına ait inanç ve hurafeler v.b. folklorun alanına
girer. Folklor diğer bilimlerle iç içedir. Folklorcu her bilgi şubesine başvurur ve gerekirse
saha araştırmalarını diğer bilimlerle paylaşır. Dolayısıyla folkloru diğer bilimlerden ayrı
düşünemeyiz.
Folklorun yazılı ve sözlü olmak üzere iki ana kaynağı vardır. Bunlardan halk şairlerinin şiir-
leri, türküleri, manileri, büyü ve halk ilaçları formüllerinin bulunduğu cönk ve dergiler. Âşık
Garip, Kerem, Köroğlu gibi halk hikâyelerinin yazma ve Seyahatname, Surname, Şehrengiz
gibi basılmış ana yazılı kitaplar gibi. Sözlü kaynaklar da; halk arasından kişiler olabileceği gibi
törenler, oyun ve eğlenceler, düğünler, ayinler de olabilir. Folklor ile ilgili çalışmalar halk
masallarının toplanıp yayınlanması ile 18. yüzyılın sonlarında Avrupa’da başlamıştır. Türki-
ye’de ise kırık dökük çalışmalarla 300 yılı aşmasına rağmen henüz 100 yıla yakın bir geçmişi
vardır. Seyfettin Bey, Sezai Âsaf Bey, Ferruh Arsunar, Ahmet Kudsi Tecer, Halil Bedi Yönet-
ken, Muzaffer Sarısözen, Bela Bartok gibi önemli isimler folklor araştırması yapsa da konu-
ların bir iş halinde uygulanması Dr. Rız Nur’un Milli Eğitim Bakanı bulunduğu 1920 yılında
başlamıştır. Bakanlığın Kültür Dairesi halk müziğinin söz ve ezgi derlemesini de genel top-
lama ve araştırmalar arasında yapmıştır. Türkiye’de ilk musîki derleme ile folklor araştırma-
larını yapanlar Seyfettin ve Sezai Âsaf kardeşlerdir.1925’te Batı Anadolu’da yaptıkları
derlemeleri ve çıkardıkları neticeleri özlü bir şekilde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından Yurdu-
muz Nağmeleri adı altında bastırılmıştır. Folklor araştırılma bakımından sürekliliğini koruyan
ve kültürümüzün tüm öğelerini içinde barındıran ve her zaman yeni ve çalışkan zihinlere
ihtiyacı olan başlı başına bir bilimdir.
Mehmet ÖZBEK
Bu yazı Mehmet Özbek’in Folklor Ve Türkülerimiz kitabından 13-30. sayfalarından derlenerek yazılmıştır.
69