Page 75 - Çalgı Eğitimi Tar 9
P. 75

TAR
                                                         TARDA II. POZİSYON
                                                                                                               9




                                Okuyorum


                                                                  Azerbaycan’da Aşıklık Geleneği

                    Toplumların yaşam biçimlerini belirleyen ögelerden biri olan âşıklık geleneği kuşaktan
              kuşağa,  dilden  dile  aktarılır  ve  kültürel  zenginliğin  temelini  oluşturur.  Türk  dünyası  aşıklık
              geleneği,  yüzyılların  deneyimlerinden  süzülerek  biçimlenmiş,  kuşaktan  kuşağa  aktarılan
              bir değerler bütünüdür. Azerbaycan Edebiyatı'nın en zengin kolunu oluşturan aşık edebiyatı
              geleneğinin kökleri çok gerilere gider ve geniş bir alana yayılır. Anadolu ve Azerbaycan ozanlık/
              âşıklık geleneğinin en büyük temsilcisi olarak Dedem Korkut kabul edilir. Aşıklar daha çok, "halk"
              yahut da "el" şairi olmuş, söyledikleri şiirler ise, aşık şiirinin bütün özelliklerini bünyesinde
              taşımıştır. Âşıkların hayatları etrafında halk hikâyeleri oluşmuştur. Genellikle okuma yazmaları
              yoktur. Şiirlerini saz eşliğinde irticalen (hazırlıksız olarak) terennüm ederler. Şiirlerini genellikle
              hece ölçüsüne bağlı kalarak söylerler. Bir yandan anonim halk edebiyatına, bir yandan da divan
              edebiyatına açıktır. Azerbaycan âşıklarını üç grupta değerlendirebiliriz:

              a.  Üstat  Aşıklar:  Aşıklık  geleneğinin  gelişmesini  sağlayan  aşıklardır.  Çok  iyi  saz  çalarlar.  Bu
                 âşıkların şiirleri etrafında halk hikâyeleri teşekkül etmiştir.

              b.  İfacı Aşıklar: "Usta malı" adı verilen üstat âşıkların şiirlerini çalıp söyleyen bu aşıkların şiir
                 söyleme kabiliyeti yoktur. Ancak bunların da çırakları olabilir.

              c.  El Şairleri: Saz çalmayı bilseler bile güzel okuma kabiliyetleri olmadığı için genellikle meclis
                 düzenleyemezler. Günlük sorunları şiirlerine yansıtmışlardır.
              d.  Aşıkların  şiir  söylemeye  başlaması,  Anadolu'daki  gibidir.  Azerbaycan  aşık  şiirini  konuları
                 açısından  ele  aldığımızda  Anadolu  sahası  kadar  zengin  olduğunu  görüyoruz.  Halkın
                 kahramanlık duygularından ıstıraplarına, sevinçlerinden sevgilinin vefasızlığına kadar pek
                 çok konu şiirde gereken yeri alabilmiştir. Azerbaycan insanını ve güzelliklerini anlatan şiirler
                 de sık sık yazılıp söylenmiştir.



                                                     ÖĞÜTNÂME

                                             Ele bir can olasan ki
                                             Bir can senden incimeye.
                                             Ele körpü salasan ki
                                             Kervan senden incimeye.


                                             Meded aşkın umman kimi
                                             Alemi bilsen Lokman kimi
                                             Yaşayasan insan kimi
                                              İnsan senden incinmeye.
                                                                       Aşık Meded












                                                                                                     73
   70   71   72   73   74   75   76   77   78   79   80