Page 20 - KAYAK
P. 20

KAYAK

                 Türkiye’deki Gelişimi


            Eski Türklerde kayak yapma geleneği, Türkler Anadolu’ya göç ettikten sonra bazı dağlık bölgelerdeki halk
          tarafından babadan oğula öğretilerek devam ettirilmiş olsa da hiçbir gelişme göstermemiş ve zamanla da unu-
          tulmuştur. Anadolu halkının kayakla tekrar tanışması; bin yıl  sonra, 1. Dünya Savaşı’nda Doğu Cephesi’nde-
          ki askerlerin Avusturyalı müttefik subaylar tarafından eğitilmesiyle olmuştur. 1915 yılında, Erzurum’da bulunan
          Kerim Hilti Tabyası’nda verilen bu eğitimlerde; Arif Hikmet Koyunoğlu, Cemal Dursunoğlu, Kemal Hasip gibi ilk
          kayakçılar yetiştirilmiştir. Avusturyalı subaylar görevlerini tamamlayıp geri dönünce onların yardımcılığını yapan
          Arif Hikmet Koyunoğlu, dört yıl boyunca bu birliklere hem  kayak eğitimi vermiş hem de bu birliklerin başında
          savaşmıştır (Görsel 1.22 ve 1.23).





























          Görsel 1.22. Kafkas Cephesinde            Görsel 1.23. Sarkımaş Harekatında Kayaklı Birlikler 1917
               Osmanlı Kayak Birliği


             Kayıtlara geçen ilk sivil kayak etkinliği 1924’te, Uludağ’da gerçekleşmiştir. İlk milli kayakçılarımızdan biri olan
          Şemsi Şaktimur, kitabında (Şaktimur Ş. 1994) Dr. Şaban Örnektekin’in Uludağ’a tek başına yürüyerek 1924 yılın-
          da çıkıp kayak yapmasından bahseder.
             “Spor Teşkilatında çalışan bir atletizm antrenörü olan Abraham da 1933 yılı Ocak ayı başında yalnız başına
          kayakla Uludağ’a çıkmış, bir iki gün kalıp resimler çektikten sonra Bursa’ya dönmüştür. Abraham çektiği resimleri
          Vali Fatin Güvendiren’e göstererek, Uludağ’da mükemmel bir şekilde kayak sporunun yapılabileceğini anlatmıştır.
          Abraham’ın bu girişimi İstanbul’da duyulunca bu kere de Galatasaray Lisesi öğretmenlerinden. Guilollot 24.1.1933
          tarihinde tek başına kayakla Uludağ’a çıkmış, yanında getirdiği çadır içinde Uludağ’ın zirvesinde bir gece konak-
          ladıktan sonra, kayarak İnegöl üzerinden Bursa’ya dönmüştür. Bu durumda Guilollot Uludağ’ın zirvesine kayakla
          çıkan ilk kişi olmaktadır.Gerek Abraham’ın gerekse Guilollot’in söz konusu girişimlerinin Uludağ’da kayak yapma
          konusunda İstanbul’da heyecan ve heves yaratması üzerine İstanbul Valisi Muhittin Üstündağ’ın yeğeni Bülent
          Üstündağ ile arkadaşları, kayak kaymak gayesiyle, 1933 yılı Nisan ayında 30 kişilik bir kafile halinde Uludağ’a
          çıkarak bir hafta kadar kalmışlardır.“ (Ataş M. 1951)























          18
   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25