Page 278 - 3 Adım Deneme Sınavları AYT-SOZ
P. 278
AYT • TDE-SB1 3. ADIM • 1. DENEME
4. Bir dili ister yazılı ister sözlü olarak kök saldığı ve 5. Mecâlisü’n-Nefâis, Türk dilinde yazılan ilk şairler tezkire-
yayıldığı topraklardaki kişilerin özellikleri geliştirir. si olması bakımından önemlidir. Ali Şîr Nevâî, Câmî’nin
Halkının ne tür özelliklere ve niteliklere sahip oldu- Bahâristân adlı tezkiresini örnek alarak kendi eserini se-
ğunu yakından tanıyan akıllı, sabırlı ve sevgi dolu kiz kısma ayırmış ve her kısma “meclis” adını vermiştir.
insanların kendi çağında ortaya koyduğu eserler; Sekizinci meclis tamamen Hüseyin Baykara’ya ayrılmış-
yüzlerce yıl içinde bulunduğu toplumun her zaman tır. Tezkirede geçen şiirlerin büyük kısmı Farsça kaleme
beğendiği, örnek aldığı kalıcı eserler olmuştur. Bu alınmıştır. Eserde dört yüz elli bir şair bulunmakta ve
tür eserler; aradan kaç yıl geçerse geçsin, hiç eski- bunlardan sadece kırk birinin Türkçe şiir yazdığı görül-
mez. Dillerinin sade olmasından dolayı eskiyle yeni mektedir. Eser Özbekistan Fenler Akademisi tarafından
arasında kurdukları dil ve kültür köprülerinden genç 1961 yılında yayımlanmıştır. Ayrıca bazı ilâvelerle 1530,
kuşaklar da rahatça geçerler. 1562 ve 1584 yılında Farsçaya çevrilmiştir.
Bu parçadan aşağıdakilerin hangisine ulaşılamaz? Bu parçadan Mecâlisü’n-Nefâis ile ilgili aşağıda-
kilerden hangisine değinilmemiştir?
A) Toplum tarafından takdir edilen eserler, o toplu-
mu tanıyan sanatçıların kaleminden çıkmıştır. A) En az iki farklı dilde yazılmış şiirlere yer verildiğine
B) Bir dilin nitelikli olabilmesi o dili kullanan toplu- B) Aynı türde başka bir eserin içeriğini taklit ettiğine
mun nitelikli olmasına bağlıdır.
C) Şair tezkireleri içinde bir ilk olma özelliği taşıdığına
C) İçinde yaşadığı halkı özümsemiş sanatçıların yaz-
D) Aynı yüzyılda birçok defa başka bir dile çevrildiğine
dığı eserler zamanın yok ediciliğine direnebilir.
E) Dört yüz elli şairin ilk yedi bölüm içinde ele alındığına
D) Yalın bir üslupla oluşturulan eserler; eski ile yeni
arasında köprü vazifesi üstlenmiş durumdadır.
E) Çağlardan çağlara aktarılan dil, sanatsal özellik-
lerin geliştirilerek ilerletilmesini sağlamaktadır.
6. Hem kalıtsal hem de çevresel faktörleri kapsayan
birçok etken, akılcı olmayan bir biçimde düşünmemi-
ze yol açabilir. Akılcı olmayan yerleşik düşüncelerin
böylesine yaygın olmasından anlaşılacağı üzere bu
tür düşüncelere kolaylıkla inanma eğilimimiz vardır.
Öte yandan içinde yaşadığımız kültür de çoğu za-
man bu yerleşik düşüncelerin özgül içeriğini destekli-
yor gibi görünmektedir.
Bu parçada aşağıdakilerin hangisi vurgulanmak-
tadır?
A) Yanlışlarımızın ilk ve başlıca nedeni, geçmişte edin-
diğimiz ön yargılardır.
B) Gösterdiğimiz davranışların nedeni, alışılagelen öğ-
retilerden kaynaklanır.
C) Sıkıntılarla başa çıkmanın başlıca yolu düşünce
biçimimizi değiştirmektir.
D) Başımıza gelenleri denetleyemesek de gösterdi-
ğimiz tepkiler denetlenebilir.
E) Akılcı olmayan düşüncelerimizi değiştirmek için önce
bakış açımızı değiştirmeliyiz.
276 Diğer sayfaya geçiniz.