Page 28 - Türk Dili ve Edebiyatı 10 | Çalışma Defteri 5
P. 28

CEVAP ANAHTARI



                                                 AÇIK UÇLU SORULAR II




           Yemek odasına açılan kapının yanındaki büyük camlı dolap ki- Güneşin ilk ışıkları kadar yumuşak bir pırıltı beliriyordu hüzünlü
           taplık olarak kullanılıyordu.                      gözlerinde.
           Yapısına göre: Girişik birleşik cümle              Yapısına göre: Basit cümle
           Anlamına göre: Olumlu cümle                        Anlamına göre: Olumlu cümle
           Yükleminin yerine göre: Kurallı cümle              Yükleminin yerine göre: Devrik cümle
           Yükleminin türüne göre: Fiil cümlesi               Yükleminin türüne göre: Fiil cümlesi
                                                              Doktor, genç adamın yüzünü silip göz kapaklarına yumuşak-
           İki ihtiyar kadının çekip çevirdiği bu evin temizlikte bir eşi daha   ça ellerini bastırırken salonun dibindeki kapı açıldı ve solgun,
           yoktu.                                             uzunca bir yüz belirdi.
           Yapısına göre: Girişik birleşik cümle              Yapısına göre: Bağlı cümle
           Anlamına göre: Olumsuz cümle                       Anlamına göre: Olumlu cümle
           Yükleminin yerine göre: Kurallı cümle              Yükleminin yerine göre: Kurallı cümle
           Yükleminin türüne göre: İsim cümlesi               Yükleminin türüne göre: Fiil cümlesi

                                                              Çamurun yüzeyi su, dibiyse balçıktı.
           Sabahları bir saat kendini kafasındaki düşüncelere bırakır, dalıp
           giderdi.                                           Yapısına göre: Sıralı cümle
           Yapısına göre: Sıralı cümle                        Anlamına göre: Olumlu cümle
           Anlamına göre: Olumlu cümle                        Yükleminin yerine göre: Kurallı cümle
           Yükleminin yerine göre: Kurallı cümle              Yükleminin türüne göre: İsim cümlesi
           Yükleminin türüne göre: Fiil cümlesi



           Daha sonraki günlerde o gece neler düşündüğünü anımsayamadı
           bir türlü.
           Yapısına göre: Girişik birleşik cümle
           Anlamına göre: Olumsuz cümle
           Yükleminin yerine göre: Devrik cümle
           Yükleminin türüne göre: Fiil cümlesi




                                                  BECERİ TEMELLİ-I

         1.  Metinde Rose hızla iyileşmektedir. Oliver günlerden beri unutmuş olduğu bir neşeyle kalkmış ve istekle, severek çalışmaya
            başlamış, Rose için kuşlarının kafeslerini gene ötsünler diye eski yerlerine asmış ve gene en güzel kır çiçeklerini, renk ve koku-
            larıyla Rose’un içini açsınlar diye toplamıştır. Harry Maylie çiçek meraklısı olmuş ve çiçekleri vazolara yerleştirmekte ustalık
            edinmiştir. Rose’nin iyleşmesi tüm kahramanların mutlu olmalarını sağlamıştır.
         2.  Yazar yaşanan olayların insanların ruh dünyalarını etkilediğini, kişilerin iç dünyalarında yaşananların da doğayı ve insanları al-
            gılama  biçimlerini etkilediğini anlatmaktadır. Tasalı, karamsar, olumsuz düşüncelere sahip insanlar olayları, insanları ve doğayı
            karanlık ve kasvetli görür. Oysa metinde geçen kahramanlar yeşil yapraklardaki çiğ tanelerini her zamankinden parlak, hafif
            esintinin dallarda çıkardığı hışırtının ezgisini daha tatlı, gökyüzünü daha mavi daha ışıklı görmektedir.

         3.  Okuduğumuz metinde yazar olayların içindedir. Kişilerin ruh dünyasını bilip bize aktarabilmekte, bir mekânda yalnız olduk-
            larında orada neler yaşandığını bize anlatabilmektedir. Bunlar bize romanın ilahi bakış açısıyla anlatıldığını göstermektedir.
            Böylece romanda karanlık veya okuyucunun düşüncesine bırakılan noktalar çok olmamakta, okuyucu romanda ele alınanları
            anlatanın gözüyle algılayabilmektedir.
         4.  Okuduğumuz metinde karşılaştığımız tasvirler konu üzerinde tamamlayıcı bir etkiye sahiptir. Bu tasvirler yardımıyla okuyucu
             kişilerin fiziksel ve ruhsal dünyalarını tam olarak anlayabilmekte, bir mekânın nasıl olduğunu zihninde canlandırabilmekte-
            dir. Bu tasvirler romandaki zincirin birer halkası gibi görünmektedir. Böylece romanda ele alınan konunun, kişinin, olayların
            okuyucuyu şaşırtmadığını, bu tasvirlerin okuyucuyu romanda anlatılanlara hazırladığını söyleyebiliriz.


                                            ORTAÖĞRETİM    28 TDE-10
                                        GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
   23   24   25   26   27   28   29   30