Page 211 - DEFTERİM TARİH 10
P. 211

Osmanlı Devleti’nin Kurumsallaşmasında Fethin Önemi
     Bilgi Havuzu
    Rum Ortodoks              •  II. Mehmet, Doğu Roma’nın mirasına sahip çıkmış; İstanbul’un her açıdan tekrar
    patriğini Fatih’in           bir cihan devleti merkezi olmasını amaçlamıştır.
    tayin etmesi, bu          •  Ortodoks halka örfi alanda Bizans hukuku uygulanarak fetih öncesi kuralların de-
    makamın ve tem-              vam etmesi sağlanmıştır.
    sil ettiği kurumun        •  Türk sülaleler yönetimden uzaklaştırılmış, yerine devşirme devlet adamları getiri-
    Osmanlı devlet teş-          lerek merkezî-mutlak otorite güçlendirilmeye çalışılmıştır.
    kilatının bir parçası     •  İstanbul’un siyasi ve dinî bir metropol hâline getirilmesi amaçlanmıştır.
    hâline geldiğinin         •  İstanbul’a Ortodoks ve Ermeni patrikleri tayin edilerek merkeziyetçi bir politika
    göstergesidir.               izlenmiştir.
                              •  İstanbul, bir Türk İslam şehri olarak yeniden inşa edilmiştir.

                              •  İdari, sosyal ve mali alanlarda yapılan kanunlarla Osmanlı Devleti’nin hukuki te-
                                 mellere oturması sağlanmıştır.
                              •  Fetihten sonra terkedilmiş harap şehir; devletin çeşitli yerlerinden getirilen Türk,
                                 Rum, Ermeni ve Yahudilerin iskânı yoluyla kısa zamanda yeniden canlandırılmış-
                                 tır.










                                               Fatih, yönetimde Türk, İslam ve Bizans
                                               geleneklerini birleştirmiş; cihanda tek dev-
                                               let ve hükümdarlık idealini benimsemiştir.
                                               Fatih’in “han”, “gazi”, “kayser” ünvanlarını
                                               kullanması bu anlayışı desteklemektedir.







                            İstanbul Tarihinde İki Dönüm Noktası
                            Latin İstilası (1204) ve Fetih (1453)



                              1204-İstila ile Başlayan “Çöküş”



                             Haçlıların 1204’te İstanbul’u ele geçirmesinin ardından şehir üç gün boyunca yağ-
                             malanmıştır. Bu süreçte yağmalar ve çıkarılan yangınlarla şehir harabe hâline ge-
                             tirilmiş; mabet ve meydanlardan sökülen kutsal emanetler, mimari ögeler, değerli
                             objeler ve eserler ya tahrip edilmiş ya da sistematik şekilde Avrupa’ya götürülmüş-
                             tür. Bu yıkım ve talan 1204’ten 1261’e kadar süren Latin Krallığı Dönemi’nde de
                             devam etmiş; İstanbul, tarihî ve kültürel mirasının büyük bir kısmını kaybetmiştir.
                             Şehrin en önemli kilisesi Ayasofya’nın sunak ve tırabzanlarından sökülen gümüş kaplı
                             parçalar ile Hristiyanlığın kutsal emanetlerinden bazıları, Haçlılar tarafından Paris
                             ve Venedik’e taşınmıştır.





   210
   206   207   208   209   210   211   212   213   214   215   216