Page 5 - Coğrafya 11 | 2.Ünite
P. 5
BEŞERÎ SİSTEMLER
1923-1965 Dönemi: Genellikle bu dönemde nüfus artış hızını yükseltmeyi amaçlayan politikalar uygu-
lanmıştır. Cumhuriyet öncesi meydana gelen savaşlar (Balkan, I. Dünya ve Kurtuluş savaşları) nedeniyle nü-
fusun yapısı tüm yönleriyle değişikliğe uğramış ve ülkede önemli nüfus kayıpları yaşanmıştır. Cumhuriyet
tarihinde bir ilk olan 1927 yılındaki nüfus sayı mında da yaşanan savaşların ülke nüfusunda mey dana getirdiği
derin izleri görmek müm kündür. Bu nedenle ülke nüfusunda hem nicelik hem de nitelik anlamında görülen
bu açığı kapatabilmek ve nüfus artışını hız landırmak için yasal önlemler alınmıştır. Çocuk aldırma (kürtaj) ey-
leminin yasaklanması, ölüm oranlarını azaltmak için halk sağlığını koruyucu yasal düzenlemelerin yapılması,
evlilik yaşının düşürülmesi ve doğumların teşvik edilmesi amacıyla çok çocuklu ailelerin ödüllendirilmesi
bu yasal önlemlerden bazılarıdır. Uygulanan nüfus politikalarının halk tarafından da desteklenmesi sonu-
cu nüfus miktarı istikrarlı bir şekilde artmış ve Türkiye nüfusu 1960'lı yılların başlarında yaklaşık iki katına
ulaşmıştır (1927: 13,6 milyon, 1960: 27,5 milyon). Öte yandan 1950'li yıllardan itibaren tarımda makineleşme,
ülke savunmasında insandan ziyade teknolojinin ön plana çıkması, Türkiye'de sağlık hizmetlerinin gelişmesi
sonucu ölüm oranlarının azalması gibi faktörler hızlı nüfus artışına yönelik tartışmaları beraberinde getir-
miştir. Dolayısıyla nüfus artışının ekonomik ve sosyal gelişmeyi yavaşlatacağı görüşü benimsenmiş ve 1965
yılında nüfus artış hızını yükseltmeyi amaçlayan politikalardan vazgeçilmiştir.
1965-1980 Dönemi: Genellikle bu dönemde nüfus
artış hızını düşürmeyi amaçlayan politikalar uygu-
lanmıştır. Devlet Planma Teşkilatının hazırladığı ve
1963-1967 yılları arasında uygulamaya konulan I. Beş
Yıllık Kalkınma Planı’nda hızlı nüfus artışının çeşitli
ekonomik ve sosyal problemlerin ortaya çıkmasına
yol açtığı belirtilmiştir. Bu nedenle 1965 yılında ilk
olarak Nüfus Planlaması Kanunu çıkarılmış ve nüfus
artış hızı düşürülmeye çalışılmıştır. Ayrıca ilk dö-
nemde nüfusun artmasına yönelik uygulanan yasal
hükümler yürürlükten kaldırılmış ve yurt dışına işçi
göçünün özendirilmesi gerektiğinin altı çizilmiştir
(Görsel 2.2). Bu önlemlere rağmen nüfus artış hızı
Görsel 2.2: 1960'lı yıllarda başlayan işçi göçleriyle yaklaşık 2 mil- düşürülememiş, 1965-1980 döneminde ülke nüfusu
yon insan Türkiye'den Avrupa'ya göç etmiştir.
yaklaşık 13 milyon artmıştır.
1980-2005 Dönemi: 1980’li yıllarla birlikte deği-
şen sosyal, siyasi ve ekonomik şartlar nüfus artışı-
na yönelik soruna farklı bir bakış açısı getirmiştir.
Bu dönem de nüfus artış hızının yükselmesi ya da
düşmesin den ziyade nüfusun sağlık, eğitim, beslen-
me ve barınma imkânları ile bebek ölüm hızının azal-
tılması gibi konular üzerinde durulmuştur. Bu bağ-
lamda benimsenmesi gereken temel ilkenin nüfusun
niteliğinin yükseltilmesi olduğu fikri ortaya çıkmış-
tır. Ayrıca ilk kez 1982 Anayasası'nda yer alan ve aile-
lere istedikleri zaman, istedikleri sayıda çocuk sahibi
olma hakkı veren aile planlamasıyla nüfus yapısında
da önemli değişiklikler meydana gelmiştir (Görsel
2.3). Bu dö nemde başta toplumun eğitim seviyesinin Görsel 2.3: Aile planlamasına yönelik hizmetler çekirdek aile ya-
yüksel mesi ve kadınların iş hayatında daha fazla yer pısını yay gınlaştırmıştır.
alma sı gibi nedenlerle nüfus artış hızı azalmıştır. 2000'li yılların başlarına gelindiğinde ise nüfus artış hızı
‰15'in altına kadar gerilemiştir. Yaşanan bu durum, ülkemize yönelik bazı tehlikelere sebebiyet verebileceği
için devlet yöneticilerini de nüfus politikaları konusunda yeni kararlar almaya sevk etmiştir.
50