Page 102 - THM KORO 11 THM
P. 102
Okuma Metni
BAĞLAMA VE AİLESİNİN TÜRK HALK ÇALGILARI TOPLULUĞUNDAKİ İŞLEVİ
Orta Asya kökenli kopuz türü çalgılardan olan ve gezdiği coğrafyalarda çeşitli de-
ğişimlere uğrayarak günümüzde de hâlâ, “saz” da denilen bu çalgıya on sekizinci yüzyılda
beri “Bağlama” denildiği biliniyor.
Bağlama, Türk halk çalgıları içerisinde boyut, ses genişliği ve rengi açısından bir
aileye sahip olan tek çalgıdır. Sadece bu aile üyeleri ile çeşitli müzik eserleri seslendi-
rilebileceği gibi halk çalgılarından oluşturulacak orkestrada ihtiyaç duyulacak ses sınırları
içerisinde; en tizden en pese, ton, tını ve renk ihtiyacını karşılamada bağlama ailesi önemli
yere sahiptir. Bağlama ailesi içinde meydan sazı, divan, çöğür, bağlama, tambura bağlama,
bozuk, iki telli, divan ve cura gibi adları olan çalgılar olsa da bunlar içerisinde divan, kısa ve
uzun saplı tambura bağlama, cura ve yaklaşık son çeyrek asırda basgitardan adaptasyon elde
edilmiş bas bağlama en yaygın olanlarıdır.
C uradan çöğüre kadar her boyu, armoni, parti genişliklerine göre incelenecek olur-
sa muhtemeldir ki yeni boy kalıpları hesaplamaya gerek kalmadan, bazı düzen tertipleriyle
eldekilerle hemen bir takım kurulması mümkün olabilsin. Burada soprano, alto, tenor ve bas
ses genişlikleri söz konusudur. Sadece curadan tambura bağlamaya ve tambura bağlamadan
da divan bağlamaya varan ses genişliği, birinci teller göz önüne alındığında, üç buçuk oktavlık
ses genişliği oluşmaktadır. Eğer, bas seslere bas bağlamanın eşlik etmesi düşünüldüğünde,
pes tarafa bir oktavlık daha alan eklenebilmektedir. Bu durumda bas bağlamanın kullanılan
en pes sesinden curanın 1. teldeki en tiz perdesine kadar olan bölümde yaklaşık beş oktavlık
bir ses alanı oluşmaktadır. Bu da sadece bağlama ailesi ile oluşturulacak çalgı grubu ya da
orkestrada, besteci ve düzenlemeciye geniş imkân sağlamaktadır. Ayrıca bu imkân sadece ses
aralığındaki genişlikle kalmayıp ses renklerindeki farklılıkta da görülmektedir. Günümüzde en
yaygın kullanılan 40 cm form boyuna sahip uzun saplı ve kısa saplı bağlama, cura, divan ve
bas bağlamadan oluşturulacak bağlama ailesi çalgılarına, halk çalgıları orkestrasında etkili
görevler verilerek orkestranın niteliği artırılabilmektedir. Bağlama ailesi çalgıları ses
aralıklarına göre sınıflandırıldıklarında, Batı’daki yaylı sazlar ailesine benzer özellik
taşımaktadırlar. Bu benzerlik bir eşleştirme olarak düşünüldüğünde ise keman-cura
ya da tambura bağlama, viyola-tambura bağlama ya da bağlama, viyolonsel- di-
van bağlama, kontrbas- bas bağlama ya da divan bağlama şeklinde bir mantıkla
orkestrasyona imkân sağlayabilir.
Ayrıca bağlama, kıvrak ve aceliteye uygun bir çalış özelliğine sahip
olduğu için halk çalgıları orkestrasında çok çeşitli görevler üstlenebilir. Bağla-
ma ailesi çalgılarının kendilerine has özelliklerinden biri olan akort düzenleri
yolu ile elde edilen renk ve ton değişikliği, aileye ayrı bir özellik katmaktadır.
Son yıllarda sıkça karşılaşılan “şelpe” tekniği olarak bilineni tezenesiz, elle
çalma tekniği de halk çalgıları grubu ve orkestralarına ayrı bir renk katmak-
tadır. Tüm bunlar göz önüne alındığında bağlama ailesi çalgılarının Türk halk
çalgıları orkestrasındaki rolünün önemi ortaya çıkmaktadır.
Mehmet KINIK
Türk Halk Müziği Çalgı Topluluklarının Yapılanması Ve Bağlama adlı makaleden kısaltılmıştır.
YÖRELER VE TÜRKÜLERİMİZ III YÖRELER VE TÜRKÜLERİMİZ III 101