Page 193 - ÇALGI EĞİTİMİ | VİYOLA 12
P. 193

6.                 3.
     Ünite
                        Konu
        UYGULAMA SERGİLEME DAĞARCIĞI II  budur. Dünyada 1940’lara dayanan bir tarihi vardır. Günümüzde birçok rock, hip hop, R&B ve country

                   6.3. POPÜLER
                            MÜZİKLER


                  6.3.1. Popüler Müzik Türleri
                  Pop müzik; genellikle hit olan, tutulan müzik yerine kullanılsa da aslında popüler müziğin bir alt gru-

               türlerine de dokunan pop müzik birçok müzik türünü içine alan ve tam olarak tanımlanmakta zorluk çeki-
               len geniş bir kavramdır. “Popüler müzik” kavramının kısaltılmış biçimi olan pop terimi dilimize İngilizce
               popular-Fransızca populaire olarak yazılan: “herkes tarafından tanınan, yaygın , halkın zevklerine uygun,
               geniş kitlelere dönük ve güncel” anlamlarını içerebilen sözcükten girmiştir. Günümüzde pop sözcüğüyle
               nitelenmek istenen daha çok Anglo-Amerikan pop müziğidir. Bu yönüyle pop, 20. yüzyılın ikinci yarısın-
               da bütün ülkelerde gündelik konuşma diline girmiştir. Geniş anlamıyla pop müzik “eğlence müziği”ni
               tanımlar. Müzikte “eğlence” ögesi, tarih boyunca bütün kültürlerde şu ya da bu biçimde dolaylı olarak yer
               almıştır. Eğlence özelliği ağırlık taşıyan bütün müzik çeşit ve formları, aslında “popüler müzik” tanımına
               girer. Öte yandan 20. yüzyılın sanayi toplumlarında kavram, “halk müziği” ve “sanat müziği” türlerinden
               de yararlanarak yeni bir “eğlence müziği” dönüşümü yaratmış, ona bağlı olarak çok büyük bir endüstri ve
               geniş bir pazar hazırlamıştır. Sonuçta “eğlence” zamanının çağımızda öne alındığı yaygın müzik türüne
               “popüler” ya da “pop” denmiştir.
                  Rock (Rak): 1950’lerde Amerika’da “rock and roll” olarak doğan, 1960’larda ise farklı tarzlara ayrılarak
               özellikle İngiltere ve ABD’de gelişen bir müzik türüdür.
                  Hip-Hop (Hipap): 1970’li yılların sonunda Amerika’da azınlık olarak yaşayan Afrika kökenli insanların
               eğlenmek için oluşturduğu bir kültür ve yaşam tarzıdır.
                  R&B (Rhythm and Blues) (Ritim and Bluz): Caz,rap, gospel ve blues karışımı, ilk olarak Afrika kökenli
               Amerikalıların ürettiği müzik türü.
                  Country (Kauntri): ABD’nin güneydoğusunda yaşayanlara özgü müzik tarzıdır.
                  Caz Müziği: Caz, ABD’de Afrika kökenli insanların Avrupa müziğiyle karşılaşması sonucunda ortaya
               çıkan bir sanat müziği türüdür. Cazın çalgılaması, melodisi ve armonisi büyük ölçüde Batılı müzik gelene-
               ğinden gelir. Ritim, cümleleme, soundın üretilmesi ve ayrıca blues armonisinin ögeleri ise Afrika müziğin-
               den ve Afrika kökenli Amerikalıların müzikal anlayışından kaynaklanır.
                  Caz Stilleri:
                  1890’lar Ragtime (Regtaym): Piyano müziği olan ilk caz parçalarına “ragtime” denir. Afrika ve Avrupa
               kültürünün tanıştığı, rondo formuna benzeyen eserlerdir.
                  1900’ler New Orleans (Niv Orliıns): Cazın ilk oluştuğu kent New Orleans’tır. Cazın başlangıcında Af-
               rikalı kölelerin müzik geleneği ile Creolelerin Avrupa klasik müzik eğitiminin buluşması bando geleneğini
               başlatmıştır. Bu süreç daha sonraları kornet, trompet, klarnet, trombon, tuba, banjo gibi çalgıların kullanıl-
               dığı “Jazz band” denen çalgı topluluklarına dönüşmüştür.
                  1910’lar Dixieland (Diksilend): New Orleans’ta başlayan caz müziği, Amerika’nın gelişen ekonomisi,
               ırkçılığın artması vb. nedenlerden dolayı kuzeye göç eden Afrika kökenli insanlarla Chicago’da gelişimini
               sürdürmüştür. Chicago’da daha çok Amerikalılar tarafından çalınan bu müzik türünün bu ayırıcı özelliği-
               ni belirtmek için bu müziğe “Dixieland” denmiştir.
                  1920’ler Chicago (Şikago): Bu şehirde yoğun olan kabareler ve dans salonlarının vazgeçilmez müziği
               blues’un etkisiyle gelişen caz olmuştur. Armoni arayışlarında hızlı gelişmenin olduğu, yazılı nota kullanan
               orkestraların çoğaldığı, radyo aracılığıyla geniş kitlelerin bu müzik türünü dinlediği bir dönemdir.
                  1930’lar Swing (Sving): Sözlük anlamı “sallanmak” olan swing, 1930-1940 yılları dönemidir. Genç ku-
               şağın dans ile cazı birleştirmesiyle caz daha hızlı, akıcı bir müziğe dönüşmüştür. Big-bandlerin kuruluğu,
               solistlerin doğaçlama yapmalarına izin verildiği dönemdir. Swingin en önemli özelliklerinden biri de caz
               müziğini popülerleştirmesinin yanı sıra yine swing adı altında bir dans türünün ortaya çıkmasına neden
               olmasıdır. Bu dans türü de dönemin orkestralarıyla birlikte cazın daha geniş alanlara yayılmasına katkı
               sağlamıştır.


       192
   188   189   190   191   192   193   194   195   196   197   198