Page 134 - ÇALGI EĞİTİMİ KEMAN 9
P. 134
Araştır-Öğren
“Özgürlüğün de eşitliğin de adaletin de dayanağı ulusal egemenliktir.”
Mustafa Kemal ATATÜRK
Yukarıda Atatürk’ün 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda söylediği bir söz verilmiş-
tir. Bu sözden hareketle özgürlük, eşitlik ve adalet kavramlarının ne anlama geldiğini ve insan
hayatına sağladığı katkıları araştırarak bu konuda bir sunum yapınız.
Okuma Parçası
Batı müziğinin önemli bestecilerinden olan Ludwig van Beethoven’ın (Ludvig van Bethovın) (Görsel
5.22) yaşamından kısa bir öykü aşağıda verilmiştir.
Helen L. Kaufmann’ın (Helın Kaufmın) Batı Müziğinden Küçük Öyküler adlı kitabından alınan
aşağıdaki metni okuyunuz. Okuduğunuz metinden hareketle dostluk, dürüstlük ve yardımseverlik
değerleri ile ilgili görüşlerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.
DOST BEETHOVEN
Barones von Ertmann (Barones von Ertman), derin bir yas ve keder içindedir. Akıl almaz bir kötü
talihle, dünyaya getirdiği çocuklarını teker teker yitirir. Sonuncu çocuğunu da kaybedince kendisini
hiçbir şeyin ve hiç kimsenin avutamayacağı kapkara bir kederin ortasında bulur. Dostları, tanıdıkları
ona uğrarlar, acısını paylaşmak için bir şeyler mırıldanırlar, onu biraz olsun avutmak ve oyalamak
için ellerinden geleni yaparlar. Ama o, yapılanların hiç farkında değilmiş gibi gözlerini bir kez olsun
yerden kaldırıp bakmaz, öylece oturur. Bu derin yasına, dünyayla ilişiğinin kesilmiş olmasına rağmen
Barones’in dikkatini çeken bir şey vardır. Mutlu günlerinde ona sık sık uğrayan yakın dostu Ludwig
van Beethoven nedense onun evinden ayağını kesmiş, hiç uğramaz olmuştur. Oysa Beethoven, Baro-
nes’in uğradığı kaybı derinden anlamış, onun acısını
derinden hissetmiştir. Ama âdet yerini bulsun, sıradan
bir başsağlığı ziyareti yapmış olsun diye Barones’in
evine gitmek içinden gelmez.
Birkaç gün sonra Barones, Beethoven’dan kısa
bir not alır. Beethoven onun gelip kendisini görmesi-
ni rica etmektedir. Başkası olsa Barones bunu kesin-
likle umursamaz ama çağrı Beethoven’dan gelmiştir,
kabul eder. Yüzüne sımsıkı sardığı peçesi ve matem
elbiseleri ile Beethoven’ın evine gider. Beethoven’ın
odasına girer, eğilerek selam verir. Besteci hemen ye-
rinden kalkar, yanına gelerek elinden tutar, tek bir söz
etmeden Barones’i karşısındaki bir koltuğa götürerek
oturtur. Ardından yumuşak bir sesle “Şimdi notalarla
söyleşelim.” diyerek piyanosunun başına geçer, bir
saat kadar ara vermeden çalar. Uğradığı kayıptan bu
yana ilk kez Barones’in yüz çizgileri yumuşar, içini bir
ferahlık, bir aydınlık doldurur. Oraya geldiği gibi hiç Görsel 5.22: Ludwig van Beethoven
konuşmadan sessizce çıkıp gider.
Yıllar sonra bu olaydan söz ederken “Herr Ludwig,
bana bütün söylemek istediklerini müziğiyle anlatmış, sonunda yeniden huzura kavuşmamı sağlamış-
tı.” demiştir.
Helen L. Kaufmann Batı Müziğinden Küçük Öyküler
132