Page 51 - Felsefe Sınıf İçi Değerlendirme
P. 51

ÖĞRETMEN REHBER KİTABI



               SINIF İÇİ DEĞERLENDİRME ÖRNEĞİ 9



                                              TANILAYICI DALLANMIŞ AĞAÇ

                                              FELSEFİ GÖRÜŞ SORGULAMA




                           Bilim, pratik doğrulanmalardan sezinlenen varsayımların yeni deneylere yol açma-
                    sıyla gelişmiştir. Herhangi bir varsayım, pratikle doğrulanarak gerçeklik ve geçerlik kazanır.
                    Bilimsel varsayım, tanıtlanmış bir olgular dizisiyle temellenir, var olan tüm öteki bilimsel
                    olgularla da uyum içindedir ve doğrulukları kesinleşmiş bilimsel bilgilere asla ters düşemez.
                    Eğer bu nitelikleri taşımıyorsa zaten bilimsel varsayım değildir. Bir varsayımın doğrulanma-
                    sı için gerekli koşullar ya da bilgiler henüz hazır bulunmayabilir, bu durumda bilimsel çaba
                    o varsayımın doğrulanabilmesi için gerekli koşulların hazırlanmasına yönelir. Henüz doğru-
                    lanmadığı halde gerekli koşullar ve bilgiler hazırlanınca doğrulanabilecek olan varsayımlar,
                    daha önce elde edilmiş bilimsel vargılarla değerlendirilir ve temellendirilir. Deneysel bilim-
                    lerde bilginler, araştırmalarına başlamak için, bir varsayımdan yola çıkmak zorundadırlar.
                    Çünkü, varılması gereken sonucu elde edebilmek için, o sonucun ön tasarımlarına sahip
                    olmak  gerekir.  Deneysel  bilimlerde  varsayımlar,  çeşitli  yollardan  çıkarsanabilir.  Örneğin
                    Kepler, Mars yıldızının yörüngesinin elips biçiminde olduğu yolundaki varsayımını Mars
                    yıldızını gözlemlerken saptamıştı. Arkhimedes (Arşimet)’in, sudaki bir cismin yer değiştirt-
                    tiği suyun oylumu kadar kendi ağırlığını yitireceği yolundaki ünlü varsayımını, hamamda
                    yıkanırken kurna-daki suya batırdığı tastan sezinlediği söylenir. Fleming, kimi mikroplar
                    üstünde deneyimler yaparken bir rastlantı olarak küflenen bir tüpte mikrop bulunmadığını
                    görüp küfsel penisilinin mikropları öldürdüğü yolundaki varsayımını bulmuştu. Ne var ki,
                    görüldüğü gibi, sezgiler ve rastlantılar bile, bilimsel çalışmalar sırasında ortaya çıkmıştır
                    ve bilimsel çalışmaların ürünüdür. Kimi yerde yanlış varsayımlar bile yararlı olur, doğru
                    varsayımlar yanlış varsayımları dışarda bırakarak elde edilir. Gene yukardaki örneklerde
                    görüldüğü gibi, varsayımlar, daima gerçek olaylardan çıkarılmışlardır, metafizikçilerle ide-
                    alistlerin doğaüstü varsayımları gibi hayal ürünü değildirler. Bu yüzden varsayım, bilimsel
                    öngörü olarak da nitelenir.
                                           Orhan Hançerlioğlu’nun Düşünce Tarihi adlı eserinden derlenmiştir.































                                                                                                              51
   46   47   48   49   50   51   52   53   54   55   56