Page 139 - BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR TARİHİ 12
P. 139

Romalıların MÖ II. yüzyılda Yunanistan’a hâkim olmalarıyla oyunların kurallarında bazı değişik-  6.1.3. Antik Olimpiyat Oyunlarında Oynanan Oyunlar
 likler yapıldı. Sadece Yunan vatandaşlarına açık olan olimpiyatlara Roma İmparatorluğu’nun sınırları için-
 deki herkesin katılabilmesi sağlandı.     MÖ 776-728 yılları arasında yapılan ilk on üç olimpiyat, birer günde tamamlanmıştır. Bu olimpi-
    Olimpiyat oyunları, demokrasinin beşiği olarak kabul edilen Yunanistan’da sadece Yunanlılar için   yatlarda sadece koşu yarışından oluşan tek bir etkinlik yer almıştır. Yarış, “satade” adı verilen 32 m geniş-
 yapılırdı. Yabancılar ve esirler oyunlara katılamaz; kadınlar, sahaya seyirci olarak dahi giremezdi. Yetkilile-  liği ve yaklaşık 192 m uzunluğu olan düz bir pistte yapılmıştır.
 rin gözünden kaçıp seyirci olarak sahaya giren kadınlar, yüksek bir tepenin üstünden atılarak öldürülür-     MÖ 724-712 yılları arasında yapılan oyunlarda ilginin artması üzerine yeni etkinlikler düşünül-
 dü. Oyunlara seyirci olarak katılabilen tek kadın, Demeter rahibesi olurdu.  müştür. MÖ 724 yılında yapılan 14. olimpiyatta oyunlara “diaulos” adı verilen ve yaklaşık 370 m uzunlu-
    Yarışmalara katılmak isteyenler, Yunan vatandaşı olsalar dahi hırsızlık ya da cinayetten sabıkaları   ğunda olan iki turluk bir koşu yarışı ilave edilmiştir. Bir sonraki olimpiyatta ise buna 2800 m uzunluğunda
 olmadığını hakemlere ispatlamak zorundaydı. Yarışmalara kabul edilen sporcuların adlarını ve katılacak-  bir koşu yarışı daha eklenmiştir. Ayrıca daha önce düz bir alanda yapılan yarışmalar; oval şekilde tek bir
 ları spor dallarını gösteren bir liste, herkesin görebileceği bir yere asılır ve oyunların sonuna kadar orada   parkurdan oluşturulan ve “stadyum” adıyla anılan koşu alanlarında yapılmaya başlanmıştır.
 kalırdı. Katılımcı atletler, olimpiyat kurallarına uyacaklarına dair yemin ederlerdi (Görsel 6.3).     MÖ 720 yılında yapılan 16. olim-
            piyatta ise oyunlara 4800 metrelik  “doli-
            chos” adı verilen uzun mesafe yarışı ilave
            edilmiştir. Bu yarış; günümüzdeki modern
            olimpiyatlarda yer alan maraton yarışına
            benzer şekilde koşulmuş, koşucular baş-
            langıç ve bitişlerini stadyumda yapmışlar-
            dır. Koşunun stadyum dışındaki rotası; kut-
            sal mekânların, Zeus Tapınağı’nın ve daha
            önce cezalandırılmış sporcuların üzerle-
            rinde isimleri olan heykellerinin yanından
            geçecek şekilde belirlenmiştir.
                    MÖ 708 yılında yapılan 18. olimpi-
            yatta özellikle Spartalıların tanıttığı güreş
            müsabakalarının yanı sıra disk atma, uzun
            atlama ve cirit atma müsabakaları yapıl-
            maya başlanmıştır (Görsel 6.4, 6.5).                         Görsel 6.4: Uzun atlama
                    MÖ 688 yılında yapılan olimpiyat oyunlarına boks sporu dâhil edilmiştir. Boks eldivenleri, öküz
 Görsel 6.3: Atletler  derisinden imal edilen kayışlardan yapılmıştır (Görsel 6.6). Palestrada yapılan antrenmanlarda günümüz-
            dekine benzer içleri kum, un veya darı ile doldurulmuş yumruk torbaları kullanılmıştır. Müsabakalarda
            süre ve raunt sınırlaması yapılmamış; müsabaka, sporcularından biri şuurunu kaybederek yere düşünce-
            ye ya da parmağını kaldırarak yenilgiyi kabul ettiğini işaret edinceye kadar sürdürülmüştür. Müsabaka-
 6.1.2. Antik Olimpiyat Oyunlarının Yapılış Nedenleri  lar için kilo kategorisi yapılmamış ve dövüşecek sporcular rastgele seçilmiştir. Müsabaka esnasında elle
            vurulan her darbeye müsaade edilmiş ama güreşmek ve sarılmak yasaklanmıştır. Ring kullanılmamış ve
    Yunanlar pek çok tanrıya ve onlarla ilgili efsanelere inanmışlardır. Bu inançlara göre Yunan tanrıları,   hakemler, sporculara çubukla vurarak onları kurallara uymaya zorlamıştır. Müsabaka çok uzun sürerse
 ölümsüzdü ve tüm insani özelliklere sahipti. Eski Yunan’ın en önemli on iki tanrısı, Yunanistan’ın en yüksek   boksörlerin savunma pozisyonlarını değiştirmelerine izin verilmiştir.
 dağı olan Olympos’ta yaşardı. Olimpiyatların başı ise tanrıların ve insanların babası olan Gök Tanrısı Zeus’tu.
 Oyunların düzenlenme amacı, Yunan mitolojisinin yüce tanrısı Zeus’a olan bağlılık ve inancı ortaya koymaktı.
    MÖ VIII. yüzyılda her biri ayrı ırka mensup ve ayrı yönetimlere sahip yirmi Yunan site devletinin
 birbirleriyle savaşmalarını engellemek isteyen Elis Kralı İphitus (İfidıs), “tanrıların çok sevdiği dinsel kö-
 kenli oyunların” yeniden düzenlenmesini istemiş ve ateşkes ilan etmişti. Anlaşma metni, bir disk üzerine
 “Olimpia kutsal bir bölgedir. Buraya silahlı olarak girmeye teşebbüs eden, tanrıya karşı günahların en
 büyüğünü işlemekle damgalanacaktır. Böyle fena bir davranışın öcünü, gücü yettiği hâlde almayan da
 tanrısız sayılacaktır.” şeklinde yazılmıştı.
    Yunan kent devletleri, bu ateşkes gereği olimpiyatlara üç ay kala silah bırakmış, Olimpia’daki
 yarışmalara en iyi sporcularını seçerek göndermişti. Elis’ten yola çıkan haberciler; oyunların başlangıç
 tarihini diğer kent devletlerine duyurmuş, oyunlar sona erdikten sonra da oyuncuların kendi kent dev-
 letlerine güvenlik içinde dönmelerine kadar olimpik ateşkesin sürdürülemeyeceğini bildirmişti. Ancak
 savaşların oyunlar süresince olimpiyat hareketinin barışı vurgulayan söylemine ters düşerek ateşkes es-
 nasında da devam ettiği bilinmektedir. Bu olimpiyatlar, MÖ 776-MS 393 yılları arasında önceleri sekiz   Görsel 6.5: Güreş   Görsel 6.6: Boks
 yılda bir sonraları dört yılda bir düzenli olarak yapılmıştır.







 136  OLİMPİYATLAR                                                                                       OLİMPİYATLAR  137
   134   135   136   137   138   139   140   141   142   143   144