Page 211 - TAKIM SPORLARI 12
P. 211
dripling : Topu kısa aralıklarla sürükleyerek veya yere vurarak karşı tarafın kalesine
veya potasına doğru getirme. O-Ö
F orta çizgi : Oyun alanlarını enlemesine ortadan ikiye bölen çizgi.
ölçüt : Bir yargıya varmak veya değer vermek için başvurulan ilke, kıstas, kriter.
faul : Karşılaşmalarda cezalandırmayı gerektiren kural dışı davranış.
fast break : Hızlı hücum. P
forvet : Sayı yapmak amacıyla takımın ileri hattında görevlendirilmiş olan, ataklar
düzenleyip rakip savunmayı aşmaya çalışan sporcu. pas arası : Top oyunlarında eş oyuncuların birbirine topu atması sırasında rakip
oyuncunun araya girerek paslaşmaya engel olması ve topu kapması.
G pasör : Pasçı.
penetre : Basketbolda çembere doğru top sürerek yapılan hızlı koşu.
geri pas : Kendi kalesi yönündeki oyuncuya verilen pas. perdeleme : Bir hücum oyuncusunun sayı yapmasını kolaylaştırmak için diğer hücum
gol : Futbol, hentbol, su topu ve hokey gibi oyunlarda topun kaleye sokulması ile oyuncusu tarafından kurallara uygun olarak savunma oyuncusuna yapılan
kazanılan sayı. engelleme.
performans : Elde edilen başarı, verim gücü.
H piston hareketi : Hentbolda hücuma yönelik, topla yapılan teknik bir hareket.
pivot : Basketbol ve hentbolda hücum hattının ortasında oynayan oyuncu.
hentbolda piston hareketi : Oyuncunun hücumdayken topu öne doğru hareket ederek alması, içeriye pivot çiftleme : Basketbol ve hentbolda hücum hattının ortasında oynayan oyuncu sayısını
dalması ya da pas vermesi. ikileme.
hızlı hücum : Takım oyuncularının en kısa zamanda savunma durumundan hücum pozisyon : Duruş biçimi.
durumuna geçmesi. pozisyon değiştirme : Sporcuların oyun içerisinde savunma ve hücum görevlerine bağlı olarak
bulundukları yer veya mevkilerini değiştirmeleri.
I prensip : İlke.
pres : Baskı yapmak, zorlamak.
ısınma : Sporcuyu müsabaka ya da yarışmaya ruhsal ve bedensel yönden hazır hâle
getirmek için yapılan ön hazırlık hareketleri.
R
K
ralli : Voleybol müsabakasında topun yere düşmeden karşılıklı gidip gelmesi.
kayma adımı : Hentbol ve basketbolda savunma oyuncusunun sıçramadan, ayaklarını ribaunt : Basketbolda oyuncuların pota veya çemberden dönen topu kapmak için
birbiri yanına çekerek uyguladığı adımlama şekli. çember altında yaptıkları zıplayış.
kombinasyon : Birden çok teknik hareketin birleştirilmesi.
kombine : Bir araya gelen ya da getirilen. S
kombine savunma : Savunmada birkaç oyuncunun adam adama savunma görevini üstlenip
bölge savunması yapması. santra : Takım oyunlarında özellikle futbolda devre başlarında veya gollerden sonra
kondisyon : Fiziksel ve ruhsal bakımdan bir sporcunun durumu. oyunun başlatıldığı oyun alanının ortasındaki yer.
kontratak : Hızlı hücum. sayı : Kimi spor karşılaşmalarında tarafların her birinin başarısını belirten niceliksel
koordinasyon : Belirli bir amaca yönelik olarak yapılan çeşitli faaliyetler arasında uyum, değer.
düzen ve bağlantı sağlama. set hücumu : Yerleşik savunmaya karşı hücum yapmak.
kuvvet : Bir dirence karşı koyabilme gücü. sistem : Bir takımın uyguladığı oyun düzeni.
skor : Netice.
L stop : Durma.
libero : Son adam, süpürücü. stoper : Çok yönlü markaj özelliklerine sahip, yapılı, kademe anlayışını iyi
gerçekleştiren, toplara iyi yükselebilen futbolcu.
M strateji : İzlenen yol
markaj : Tutma. Ş
motivasyon : İsteklendirme, güdüleme.
motorik : Kuvvet, dayanıklılık, koordinasyon, hareketlilik. şarj : Dayanma.
şut : Direkt hedefe atılan sert top.
208 209