Page 527 - Türk Dili ve Edebiyatı - 10 | Beceri Temelli
P. 527
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10 256
7.ÜNİTE> Anı (Hatıra) Kazanım A.4.3: Metin ile metnin konusu, amacı ve hedef kitlesi arasında ilişki kurar.
Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi Alan Becerileri: Okuma Becerisi
Etkinlik İsmi Büyük Adam Tevfik Fikret 25 dk.
Amacı Metnin konusunu, amacını ve hedef kitlesini tespit edebilmek. Metnin içeriğiyle günlük yaşamı ilişkilendi- Bireysel
rebilmek.
Yönerge Aşağıdaki metni okuyup soruları metne göre cevaplandırınız.
(Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)
Tevfik Fikret
Tevfik Fikret, Fecri Ati edebiyatçılarınca, eskiler arasında, değeri sözgötürmez bir şiir üstadı ve ki-
şiliği dokunulmaz bir fazilet örneği sayılır tek insan olduğu halde kendisini şahsen tanımakta hayli
gecikmişimdir. Bu gecikmem ne onu görmek isteksizliğimden, ne de gençlik ve toyluk gereği bir
çekingenliğe kapılışımdandı. Tam tersine, edebiyat alemine ilk adımımı attığım günden beri onunla
buluşup görüşmeye can atıyordum. Sis'i, Tarihi Kadim'i, Gökten Yere'yi yazan nasıl bir adamdır?
Nasıl yaşar? Ne çeşit özelliklere sahiptir? Hep bunları anlamak merakı içindeydim. Zira, biraz önce
sözünü ettiğim ve ancak o sıralarda okuduğum şiirleriyle Tevfik Fikret, benim gözüme, yalnız Ede-
biyatı Cedide çığırının önderi değil, bu memlekette hür düşüncenin, insanlık ve medeniyet yolunun
akıncılarından biri olarak görünmeye başlamıştı ve o zamanlar bizim özlediğimiz, beklediğimiz Bü-
yük Adam da bu vasıfları taşıyandan başka bir kişi değildi.
(…)
İşte, bir gün, Yahya Kemal'le ben Filozof Rıza Tevfik'in refakatinde Fikret'i orada görmeye gitmiştik?
Fakat ben, onu, hele bu herkese kızgın, bu insandan kaçar, nice zamandan beri sesi sedası kesilmiş
şairi, nihayet, kendi evinde görüp tanımak heyecanından ziyade, için için endişeye benzer bir hisse
de kapılmakta idim. Zira, bir yıl önce, şimdi adını unuttuğum bir dergide Tevfik Fikret'i elvan elvan
güzel tüylerini yerin tozundan, çamurundan sakınıp yüksek bir ağaç dalında tüneyen tavus kuşuna
benzettiğimi hatırlıyordum ve bu yüzden, ya bana da kızmışsa diye, Aşiyan'a giden yokuşu çıkarken
adeta dizlerimin bağı çözülüyordu.
Bereket versin ki, oraya vardığımızda bize kapıyı açan hizmetçi kız, Beyefendinin Kolejde derste
olduğunu ve on, on beş dakika sonra geleceğini söylemek suretiyle bana biraz soluk alıp kendi-
mi toparlama imkânını vermiş oldu. Hele, Rıza Tevfik'in teklifi üzerine bekleme süresini bahçede,
Fikret'ten bazı mısralar kazılı bir kayanın dibinde, ağaç kütüklerinden yapılmış kanepelere oturup
kâh Boğaz'ın güzel manzarasına dalarak, kâh havadan sudan konuşarak geçirmemiz yüreğimi hayli
serinlendirmişti, diyebilirim.
(…)
Yakup Kadri Karaosmanoğlu, Gençlik ve Edebiyat Anıları
1. Bu metni okuduktan sonra Tevfik Fikret’i daha ayrıntılı tanıma veya onun herhangi bir eserini alıp
okuma konusunda sizde bir istek uyandı mı? Niçin?
525