Page 665 - Türk Dili ve Edebiyatı - 10 | Beceri Temelli
P. 665

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü                         TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10          325

             8. ÜNİTE > Haber Metni    Kazanım A.4.10: Metinde yazarın bakış açısını belirler.
             Alan Becerileri: Okuma Becerisi  Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi
             Etkinlik İsmi                          Yazarın Bakışı                               25 dk.

             Amacı     Yazarın konuya hangi açıdan baktığını belirleyebilmek.                    Bireysel
             Yönerge  Aşağıdaki metni okuyunuz. Metinden hareketle soruları cevaplayınız.
                     (Metin. aslına sadık kalınarak alınmıştır.)

                                   Osmanlı Dönemi’nin Merhamet Simgesi: Kuş Evleri
             Osmanlı Dönemi’nde köşk, cami, mescid, türbe, han, çeşme gibi yapıların duvarlarına kuş evleri inşa
             edilirdi. Bu evler, canlılara gösterilen merhamet ve sevginin sembolü.
             Halkın sıradan yaşamından saray hayatına kadar gündelik akışta hemen her şeyi, canlının hakkını ve
             rahatını düşünmek üzerine tasarlayan Osmanlı medeniyeti, Selçuklu’dan aldığı Türk-İslam medeniyeti-
             ni farklı milletlerden oluşan tebaasının da zenginliğiyle daha da yükseğe taşıdı.
             Ulaşılan yüksek medeniyet; günlük hayata, ticarete, sanata, hukuka, askerî gelişime etki ettiği kadar in-
             san ürünü mimari eserlere de sirayet etti. Söz konusu dönemde çağdaşı olan medeniyetlerin insan için
             düşünmediği, düşünemediği maddi ve manevi değerler Osmanlı topraklarında hayvanlar için hayata
             geçirildi.
             “Türkler için bu kuşların her birinin tatlı bir önemi var”

             İtalyan Yazar Edmondo De Amicis (Edmondo de Amiçis) “İstanbul” adlı gezi-anı kitabında Osmanlı
             halkının ve medeniyetinin kuşlara verdiği değer için ayrı bir bölüm açarak şu bilgilere yer vermişti:
             “Türklerin sıcak bir sempati ve itibar gösterdikleri her türden sonsuz sayıdaki kuşlar. Camiler, korular,
             eski surlar, bahçeler, saraylar; kuş şakımaları, ötüşleri ve cıvıltılarıyla çınlar. Dört bir yanda kanat çır-
             pışları duyulur.”

             İtalyan yazarın Osmanlı medeniyeti ve kuşlarla alakalı değerlendirmeleri ise şöyle:
             “Türkler için bu kuşların her birinin tatlı bir önemi ve müşfik bir anlamı var. Kumrular âşıklar içindir.
             Kırlangıçlar yuva yaptıkları damları yangından korur, leylekler her sene Mekke’ye hacca gider, yalıçap-
             kınlar insanların ruhlarını cennete taşır. İşte bu yüzden insanlar bu kuşları hem minnet hem de Allah
             sevgisiyle korur ve beslerler. Kuşlar da evleri, denizi ve mezarlıkları canlandırır.”
             Dönemin mirası
             Leylekler için “Gurabahane-i Laklakan” müessesesini kuran Osmanlı medeniyeti, kuşlara büyük hür-
             met gösterirken bunu mimari eserlerine de yansıttı.
             Osmanlı Dönemi’nde köşk, cami, mescit, türbe, han, çeşme gibi yapıların duvarlarına inşa edilen kuş
             evleri, canlılara gösterilen merhamet ve sevginin yanı sıra mimari zarafetin de sembolleri olarak öne
             çıkıyor. Başta İstanbul olmak üzere Anadolu’nun büyük şehirlerinde hâlen varlıklarını sürdüren kuş
             evleri de o dönemin mirası olarak ilgi görüyor.

             (…)
                                                                                               Basından

             Kelime Dağarcığı
             müşfik: Sevecen. sirayet: Yayılma, dağılma. tebaa: Uyruk.


             1.  Okuduğunuz haber metnini yazarın öznel ifadelerle aktarmasındaki amacı ne olabilir? Açıklayınız.












                                                                                                   663
   660   661   662   663   664   665   666   667   668   669   670