Page 20 - Türk Dili ve Edebiyatı 9 | Çalışma Defteri-8
P. 20

Beceri Temelli-I



             Aşağıdaki metni okuyarak soruları cevaplayınız. ( Alıntılanan metnin aslına sadık kalınmıştır. )






                                              EDEBİYATIMIZDA MEKTUP TÜRÜ

              Bir edebî tür olarak mektubun edebiyatımızda çok eski geçmişi vardır. Doğu Türkistan’da ele geçen Uygur
              Türkçesine ait metinlerde bile mektup örneklerine rastlanmaktadır. Fatih Sultan Mehmet zamanına ait bazı
              mektuplardaki hitap şekilleri ve ifadeyi süsleyen manzum parçalar dikkate değer. Fuzuli, yazdığı ünlü “Şikâ-
              yetnâme”siyle eski edebiyatımızın ilgi çekici bir mektup örneğini vermiştir. Tanzimat Dönemi’nde Şinasi’yle
              birlikte gelişen yeni nesir anlayışı mektup türüne de yansımıştır. Dönemin en çok mektubu bulunan edebi-
              yatçılarından biri Namık Kemal’dir.
              Modern edebiyatımızın her döneminde mektuplaşma, her şeyden önce bir zevk ve alışkanlık olarak şairleri-
              miz ve yazarlarımız arasında rağbet görür. Şairler ve yazarlar, sanat ve edebiyat yolunda neler yaptıklarını,
              eserlerini nasıl hazırlayıp ortaya koyduklarını çeşitli amaçlarla kaleme aldıkları mektuplarda anlattıkları gibi,
              bu yazışmalarda kendi yaşamlarına dair bilgiler de verirler. Bütün bunlar, araştırmacıların ve okuyucuların
              mektup türüne duydukları ilgiyi artırmıştır. Böylece Tevfik Fikret’ten Ahmet Haşim’e, Ziya Gökalp’ten Yahya
              Kemal’e, Ahmet Hamdi Tanpınar’dan Cahit Sıtkı Tarancı’ya ve Sait Faik Abasıyanık’a varıncaya kadar modern
              edebiyatımızın her dönemine mensup, pek çok sanatçının mektuplarını ortaya çıkarmıştır.Yakın dönemde
              mektup biçiminde yazılmış pek çok şiir, hikâye, roman, anı, deneme, gezi gibi türler incelendiğinde bu ürünle-
              rin anlatımında mektup tarzının kullanıldığı görülmektedir: Bedri Rahmi Eyuboğlu, Kardeş Mektupları (1985);
              Samiha Ayverdi, Mektuplardan Gelen Ses (1985); Sait Faik Abasıyanık, Sevgiliye Mektup (1987); Nazım Hikmet,
              Piraye’ye Mektuplar I-II (1988); Sait Faik Abasıyanık, Bitmemiş Senfoni/Bitmemiş Hikâyeler- Oyunlar-Mek-
              tuplar (1989); Salah Birsel, Geceyarısı Mektupları (1991)…
              Modern edebiyatımızda mektup adıyla veya mektup tarzında pek çok şiir yazılmıştır. Tevfik Fikret’in “Bir
              Mektuptan”, Halit Fahri Ozansoy’un “Bayram Mektubu”, Necip Fazıl Kısakürek’in “Zindandan Mehmet’e Mek-
              tup”, Halim Yağcıoğlu’nun “Atatürk’ten Son Mektup”, Orhan Veli Kanık’ın “Oktay’a Mektuplar” bu tarzda ya-
              zılmış şiirlerin birkaçıdır.
              Mektup tekniği, nazımda olduğu gibi nesirde de özellikle roman ve hikâyede daha yaygın biçimde kulla-
              nılan anlatım tekniklerinden biridir. Mektup biçiminde yazılmış roman türünün ilk örneklerine daha Tanzi-
              mat Dönemi’nde rastlanması hayli dikkat çekicidir. Bir anlatım yeniliği olarak bu tekniği Hüseyin Rahmi’nin
              Mutallaka (1898), Halide Edib Adıvar’ın Handan (1912) ile Reşat Nuri Güntekin’in Bir Kadın Düşmanı (1927)
              adlı romanlarında da görmek mümkündür. Bu diziye, son yılların romanlarından Leyla Erbil’in Mektup Aşkları
              (1988), Cengiz Dağcı’nın Anneme Mektuplar (1988), Oya Baydar’ın Kedi Mektupları (1992), Nazlı Eray’ın Yıldız-
              lar Mektup Yazar (1993), Ayla Kutlu’nun Emir Bey’in Kızları eserleri de eklenmelidir. Tıpkı romanda olduğu gibi
              hikâyede de kullanılan mektup tekniğinin ilk olgun örnekleri, daha çok Servetifünûn Dönemi’nde verilir. İlk
              kullananlar arasında, Ahmet Hikmet Müftüoğlu (Çiçekler), Halit Ziya Uşaklıgil (Bir Valide Tarafından) ve Meh-
              met Rauf (Bir Mevsimin Hikâyesi) gibi yazarlar bulunmaktadır. Millî Edebiyat Dönemi’nde mektup-hikâye
              örneği veren yazarlar arasında ise Yakup Kadri Karaosmanoğlu (Bir Ölünün Mektupları), Halide Edip Adıvar
              (İmzasız Mektuplar), Reşat Nuri Güntekin (Sönmüş Yıldızlar) gibi isimler yer almaktadır. Bu isimlere Cumhuri-
              yet Dönemi’nde Memduh Şevket Esendal (Bir Kadının Mektubu), Sait Faik Abasıyanık (Sevgilime Mektuplar),
              Haldun Taner (Şeytan Tüyü), Oğuz Atay (Bir Mektup), Mustafa Kutlu (Menekşeli Mektup) gibi yazarları da
              ekleyebiliriz.
              Hikâye ve romanın dışında, mektup biçiminde kaleme alınmış seyahat/gezi kitapları arasında Halit Ziya
              Uşaklıgil’in Almanya Mektupları (1915-1916), Cenap Şahabettin’in Avrupa Mektupları (1919, yb.1997) ve Hac
              Yolunda (1909, yb.1996), Ahmet Rasim’in Romanya Mektupları (1917), Falih Rıfkı Atay’ın Londra
              Konferansı Mektupları (1933) yer alır.
                                                                                                                                                                               (Düzenlenmiştir.)
                                                                   Donbay, A. (2011). Edebiyatımızda “Mektup” Türü ile İlgili Başlıca Çalışmalar







                                               ORTAÖĞRETİM  20 TDE-9
                                           GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25