Page 6 - Tarih 10 - Ünite 3
P. 6
3. ÜNİTE
Abdalân-ı Rûm, savaşçı dervişlerin oluşturduğu teşkilattır. Abdal
kelimesi, o devirde derviş kelimesi ile eş anlamlı olarak kullanıl-
mıştır. Osmanlı Devleti’nin kuruluşunda Abdalân-ı Rûm teşkilatı,
gaziler (alperenler), Ahiler ve Bâcıyân-ı Rûm ile birlikte büyük
fayda sağlamıştır. Ayrı bir teşkilat olarak adlandırılan Gaziyân-ı
Rûm ise alpları ifade etmiştir.
Osmanlı askerî teşkilatının temelini, Osman ve Orhan Bey’in san-
cağı altında toplanan Türkmen savaşçılar oluşturmuştur. Osmanlı
Beyliği’nin başlangıçta düzenli askerî birlikleri yani beyliğe bağlı
bir ordusu yoktur. Gerektiğinde, gazilerden oluşan ve tamamı atlı
olan aşiret kuvvetlerinin bir yerde toplanması sağlanmış ve se-
fere çıkılmıştır (Görsel 3.3). Savaş bitince bu kuvvetler dağılmış
ve herkes işinin başına dönmüştür. İşte ilk fetihleri yapanlar, bu
uç Türkmen kuvvetleridir. Uç gazileri; geniş araziyi süratle fethet-
miş, köylere hâkim olmuş ve kalelerin etrafına küçük kuleler inşa
Görsel 3.3
Sefere çıkan askerler (Minyatür) ederek uzun süren kuşatmalarla buraları teslim almıştır. Bursa,
İznik ve İzmit bu şekilde alınmış ve sadece Bursa’nın fethi 10 yıl
sürmüştür. Bu yıllarda yapılan fetihlerde, daimî ordunun eksikliği
anlaşılmış ve düzenli orduya olan ihtiyaç kendini hissettirmiştir.
Çünkü geçici kuvvetler hem vaktinde savaşa gelememiş hem de
uzun süren muhasaralara dayanamamıştır. Bu askerî zümreler, da-
ğınık ve askerî disiplinden yoksundur. Oysa fetihlerin sistemli bir
şekilde sürdürülebilmesi için düzenli askerî birliklere ihtiyaç vardır.
Alplık-Gazilik
Garipname’ye göre alp, dokuz niteliğe sahip olmalıdır (Gör-
sel 3.4). Bunlardan ilki; hiçbir şeyden ürkmemesi ve sağlam
duruşlu olmasıdır. “Alperen yüreği, ordunun direği”dir.
İkincisi; pazusunda, kolunda kuvvetli olmaktır.
Üçüncüsü, gayrettir. Alperene gayret lazımdır ki onunla kendi
canını umursamamalı yani serden vazgeçmelidir.
Dördüncüsü, attır. Kişinin mademki yüreği ve gücü, gayreti,
namusu ve arı vardır, ona layık bir at gerektir ki onunla dört
bir yere yetişebilir.
Beşincisi, kalbi ve vücudu örten bir zırh lazımdır ki kılıçla
vururlarsa kesmesin, kötü yaydan ok dokunsa geçmesin.
Altıncısı, yaydır. Alperenler eline yay aldıklarında kahraman-
lıkları dünyaya yayılır.
Yedincisi, kılıçtır. Yay olup da kılıç olmazsa düşmana o kılıcı
sallamazsa yalnız ok ve yay ile Alplık olmaz.
Sekizincisi, süngüdür. Kolunda süngü oynatan Alperen, kalbi
Görsel 3.4
Alp (Temsilî) kalbe aktarandır.
Dokuzuncusu, dosttur. Alpın bunca aleti olup da ardında
yürüyen gönüldaşı yoksa bir şey yapamaz.
YORUMLAYALIM Bu dokuz nesne her kimde eksiksiz varsa herkes onu Alp
adıyla okur (Keskin, 2016, s.301-311).
Taşıdığı niteliklere bakıldığında alpların sahip olduğu kişilik
özellikleri nelerdir?
78