Page 184 - Tarih 10 | Kavram Öğretimi Kitabı
P. 184

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
                                                                                         TARİH 10
            Öğretim Programları ve Ders Kitapları Daire Başkanlığı                    Kavram Öğretimi 66
            3. ÜNİTE     : DEVLETLEŞME SÜRECİNDE SAVAŞÇILAR VE ASKERLER >3.2. Tımar Sistemi
            Kavram       : Zeamet
            Genel Beceriler  : Eleştirel Düşünme Becerisi
            Alan Becerileri  : Tarihsel Analiz ve Yorum Becerisi

             Çalışmanın Adı                        HİZMETİN KARŞILIĞI                               20 dk.
             Çalışmanın Amacı  Zeamet teriminin taşıdığı anlam ile ilgili çıkarımda bulunabilme.

            1. Yönerge: Verilen bilgilerden yararlanarak soruları yanıtlayınız.



              Tımar (dirlik) sistemi, fethedilen topraklardaki mülkiyeti devlete ait olan arazilerin, yaptıkları hizmetin
              karşılığında  uygun  görülen  kişilere  dağıtılması  esasına  dayalı  bir  sistemdir.  Osmanlı  Devleti’nde
              dirlikler has, zeamet ve tımar şeklinde üç ana gruba ayrılmıştır. Zeamet adı verilen dirlik arazileri
              kullanım hakkına sahip olan kimselere de zaim denilirdi. Zeamet sahipleri, her beş bin akçe için bir
              cebeli beslemek mecburiyetindeydiler ve savaş zamanlarında cebelileriyle birlikte sancak beylerinin
              kumandası altında sefere katılırlardı. Sefere katılmayan zaimlerin zeametleri geri alınıp başkalarına
              verilirdi. Savaş olmadığı anda ise kimseye bağlı olmazlardı. Sancakbeyi ve zaimler, sorumlu oldukla-
              rı bölgedeki suçluları takip etmek ve kadının hükmü dâhilinde cezalandırma yetkisine sahiplerdi. Bir
              tür polis yetkisi diyebileceğimiz bu yetkinin uygulanması para cezası yoluyla olduğu için sancakbeyi
              ve zaimlerin önemli bir gelir kaynağını da teşkil ediyordu.



              Zaim Mustafa Ağa, zeameti dâhilinde bulunan yaylada bazı köy ahalilerinin  kanunlara aykırı olarak
              hayvanlarını otlatıp suyundan faydalandıklarını tespit edince  duruma el koymuştur. Bunun üzerine
              olay mahkemeye yansımıştır. Mustafa Ağa, mahkemede adı geçen yaylağın mirî  yaylası olduğunu
              ve köy halkının müstakil yaylaları olduğu hâlde bu mirî  yayladan faydalanmak istediğini söyleyerek
              kendisini savunmuştur. Nihayet mahkeme, köy ahalisinin haksızlığına karar vermiştir.



            1.  Fatih Sultan Mehmet, Kanunname-i Al-i Osman: “Sancak beği oğulları otuz bin akça zeamet ala.”
                “Ve çavuş oğullarına on bin akça tımar verile.”
                Fatih  Sultan  Mehmet’in  ifadesinden  de  hareketle  zeamet  kavramının  sizde  oluşturduğu  anlamı
                açıklayınız.




            2.  Zeamet adı verilen dirlik arazileri kullanım hakkına sahip olan zaimlerin sorumlu oldukları
                alanları belirtiniz.





            3.

                     Tablo 1. 1560-1561 Yıllarında Budin Sancağı’ndaki Zeametlerden Bazıları
                                            ZEAMETLER                                   MİKTARI (Akçe)
             Zeamet-i Abdülkerim, Budin Hazinesi Defterdarı                                      39.700
             Zeamet-i Durmuş Bey, Budin Hazinesi Defterdar Kethüdası                             31.721
             Zeamet-i Mehmet bin Bali Paşa, Tuna Nehri Kaptanı                                   92.124
             Zeamet-i Hasan bin Mustafa Bey, Miralay-ı Liva-i Paşa                               36.081
             Zeamet-i Hasan, Budin Kalesi Azaplar (Osmanlı askerî teşkilatında kara ve deniz hafif piya-  35.875
             deleri için kullanılan bir tabir) Ağası
             Zeamet-i Turgut, Budin Vilayeti Miralemi (sancaktarların ve mehterhanenin başı)     20.527
             Zeamet-i Mehmed, Sabık Ağa-yı Farisan-ı (hudutlardaki muhafız askerler)Budin       21.794
                                                                                                   121
   179   180   181   182   183   184   185   186   187   188   189