Page 25 - Mantık | 3.Ünite
P. 25
HATIRLAYALIM
Sözcüklerin ya da cümlelerin sınırlarının belirsizliği ile anlama ters orantılıdır. Yani belirsizlik
arttıkça anlama azalır.
b. Tanımlama
Tanımlama, bir kavramı bütün unsurlarıyla anlatmak, bir kavramın özel ve genel niteliklerini saymak
demektir. Tanımlama sözcüğünün tanımı verilirken “Neyi tanımlarız?”, “Niçin tanımlarız?”, “Nasıl
tanımlarız?” sorularına cevap aranır. “Neyi tanımlarız?” sorusuna bir kısım filozoflar dil dışı nesneleri
(sözcüklerin varlıksal karşılıkları) bazıları ise dilsel nesneleri yani sözcükleri tanımlarız cevabını
vermişlerdir. "Niçin tanımlarız?" sorusuna sözcüklere anlam vermek, anlam belirtmek, anlamını
düzeltmek ve etkilemek için tanımlarız cevabını verirken "Nasıl tanımlarız?" sorusuna ise tanımın yarı
dilsel ve tam dilsel olmak üzere iki şekilde yapılacağı cevabını vermişlerdir. Yarı dilsel tanımlama herhangi
bir sözcüğün uygulandığı nesneyi veya nesne türünün bir örneğini göstererek o sözcüğü kullanmak suretiyle
gerçekleşir. Örneğin sokak adlarını tabelalara yazıp sokak başlarına koymak gibi. Göstererek bir kısım
sözcüğün anlamını öğrendikten sonra, sözcüğü bütün dilsel yöntemlerle zenginleştirmeye tam dilsel
tanımlama denir. Örneğin; "Dayı annenin erkek kardeşidir." tanımından hem anne ile dayının kardeş
olduğunun hem de dayının erkek olduğunun dilsel bağlamla çıkarılması gibi. Tanımda genellikle olayın
konusu, amacı ve yöntemiyle ilgili açıklama yapılır.
. Bir tanımlama yaparken size göre aşağıdaki sorulara hangi cevaplar verilmelidir? Düşünce-
lerinizi aşağıdaki noktalı yerlere yazınız.
* Neyi tanımlarız? ..................................................................................................................................
................................................................................................................................................................
* Niçin tanımlarız? .................................................................................................................................
................................................................................................................................................................
* Nasıl tanımlarız? ..................................................................................................................................
................................................................................................................................................................
Klasik mantığa göre birçok sözcüğü tanımlamak mümkün değildir. Örneğin; duyguların (sevgi, nefret,
aşk, kin vb), üstün cinslerin (zaman, mekân), duyumların (renk, koku, ses) tanımı yapılamaz. Yine aynı
şekilde mantıksal değişmezler dediğimiz (“değil”, “ve”, “veya”, “ise”, “ancak ve ancak” gibi) sözcüklerin
tanımı yapılamaz. Sembolik mantığa göre ise dilde belli görevleri olan önerme eklemlerinin “değil”, “ve”,
“veya”, “ise”, “ancak ve ancak” (~, L, V, Ş, Û) doğruluk çizelgesi yardımıyla tanımı yapılabilir. Önerme
ekleminin “anlamı”nı tespit etmek için;
1. Önerme ekleminin geçtiği bileşik önermenin bileşenleri belirlenir.
2. Bileşenlerin doğruluk değerleri bulunur.
3. Bileşenlerin aldıkları doğruluk değerlerinden hareketle bileşik önermenin doğruluk değerine
ulaşılır.
103