Page 190 - Tasarım Beceri Atölyeleri Öğretmen El Kitabı
P. 190

Sanat Farkındalığı: Bir Ressamın Gerçekliğini Anlamak

               Van Gogh, mektuplarında kardeşi Theo’ya:

               “Ustaları inceleyip onları anlamaya çalıştık mı, bir an gelir ki hepsini realitenin kendisinde buluruz. De-
           mek istiyorum ki, onlar gibi görmeye, onlar gibi duymaya alıştık mı, onların yarattıklarını gerçekten var olan
           nesneler gibi görürüz” demektedir. Bir sanatçıyı anlamak, onun hayata bakışını anlamak demektir. Sanatçılar,
           sadece duygularını resmetmezler. Okudukları kitaplarla, doğa gözlemleriyle, içe dönük düşünceleriyle, felsefi
           araştırmalarıyla bir bilim insanı gibi doğanın dinamiklerine kafayı yorarlar. O yüzden büyük sanatçıların her
           daim bir gerçekliği ve resimlerinde anlatmak istediği bir şey vardır. Bir filozof sohbetler yapar, bir bilim insanı
           deneyler ortaya koyar, bir edebiyatçı veya şair yazı yazar, bir ressam ise felsefesini resmeder.

               Onları anlamak her zaman mümkün olmadığı için sanatçının ilk başta otobiyografisi araştırılmalıdır. Yazılı
           eserleri, mektupları varsa onları okumak elzemdir. Bunun yanı sıra sanatçının eserlerini akademik olarak araş-
           tırmış sanat dergileri, sanat tarihi makaleleri incelenmeli, hakkında yapılan belgeseller ve filmler araştırılmalı-
           dır. Onun gerçekliğine girdikçe, sanatçının eseri konuşmaya başlayacaktır.

               Van Gogh gibi bir sanatçıyı anlamak için ise onun renklerinin dünyasına girmek gerekmektedir. Van Gogh
           için renkler, bir şeyi vurgulamak, bir şeyin gerçek değerini ortaya çıkarmak için gerçekliği yeniden kurgulamak
           demektir. Gerçekliği daha baskın, daha görünür hale getirmek; mesajı ve güzelliği ortaya çıkarmak. Van Gogh
           renklerle oynayarak adeta imgeyi parlatır ve imgeyi açığa çıkarır. Buna çarpıcı örneklerden biri, kendisini ziya-
           rete gelen sevdiği bir dostunun portresinde gizlidir. Bu kişi Belçikalı Şair Eugéne Boch’tur. Ona duyduğu saygı
           ve sevgiyi parlatmak için, onun sarışın saçlarını ön plana çıkarır ve arkasına bir gece laciverti boyar. Şöyle ifade
           eder:
               “Başın arkasında (dostunun başı), çirkin apartmanın baya duvarını boyayacağıma, sonsuzluğu boyarım,
           elde edebileceğim en zengin en derin maviyle düz bir fon yaparım ve böylece, ışıklı sarışın kafa canlı mavi üs-
           tüne gelince, sonsuz gökte bir yıldız parlıyormuş gibi olur.”

               Böylelikle arkadaşı sonsuzlukta parlayan, ölümsüz bir yıldız oluverir. Kendisi bir renk ustasıdır.
               Floresans ve Fosforesans

               Floresans Özellik: Bir kimyasal maddenin üzerine ışın düşürülüp durdurulduktan sonra ışıldama/parıl-
           dama olayının çok kısa bir süre (10  s) devam ederek sonlanmasıdır.
                                             -5
               Fosforesans Özellik: Bir kimyasal maddenin üzerine ışın düşürülüp durdurulduktan sonra parıldama/
           ışıldama olayının saptanabilecek kadar uzun bir süre devam etmesidir. Bu süre fosforesans özellik gösteren
           maddeye bağlı olarak birkaç saniye ile birkaç saate kadar devam edebilir.






           182
   185   186   187   188   189   190   191   192   193   194   195