Page 162 - DESEN 12
P. 162
4. ÜNİTE DESEN ÇALIŞMALARINDA ÜSLUP
4.1.2 . Sanatçı Desenlerinde Üslup Farkları
İnsanlar toplum içinde birçok ortak değeri bir arada yaşar. Ortak yaşasalar bile her insanın kendine ait
bir gerçeklik kavramı vardır. Sanatçı da bu doğrultuda kendi gerçeğinin peşindedir. Bu gerçekliği oluştu-
ran parçaların ayrıntılarında ideoloji, kişilik, inanç, karakter ve gen yoluyla aktarılan birçok özellik vardır.
Bunlar bir bütünün birbirinden ayrılmaz parçası gibidir. Sanatçı kendi gerçeğini korumaya çalışsa da
yaşadığı toplumun kazandırdığı veya dayattığı bir gelenek söz konusudur. Bu gelenekten de yararlanma-
mak mümkün değildir. Tüm bunların ışığında aynı akım içinde bulunan sanatçılarda dâhi kişiliklerinden
kaynaklanan farklılıklar görülmesi oldukça doğaldır.
Sanat dönemlerinin önemli temsilcileri hem kendi
dönemlerinin üslubu hem de çağdaşları ile karşılaş-
tırılarak incelemesi yapıldığında o sanat döneminin
anlayışı ve temsilcisi olan sanatçının kendi üslubu
hakkında ayrıntılı bir gözlem yapılabilir.
Geç Gotik ya da Erken Rönesans Dönemi’nin
önemli bir temsilcisi olan Sandro Botticelli (Sandro
Botiçelli) Hazreti Yahya çiziminde
• Eserdeki ton değerlerinin dağılımında çizgisel
ve lekesel etkileri bir arada kullanmış,
• Açık tonlar için beyaz renk ile derinlik etkisini
arttırmış,
• Çizgisel bir akıcılıkla elbisedeki kıvrım ve drape
(dökümlü) etkisini güçlendirmiş,
• Saç ve yüz hatlarında daha koyu tonlar kulla-
narak yüzde istediği duygusal etkiyi başarıyla
ifade etmiştir (Görsel 4.12).
Görsel 4.12: Hazreti Yahya ve detayı, yaklaşık 1485, Sandro Boticelli, Uffizi Galerisi, Floransa, İtalya
160

