Page 137 - İMGESEL RESİM 12
P. 137

R
                realizm           : 1. Gerçekçi tutum, davranış. 2. Gerçekleri olduğu gibi yansıtmaya çalışan sanat çığırı.
                refakatçi         : 1. Hastanekerde hastanın yanında kalan, hastaya yardımcı olan kimse. 2. Kılavuz, yol
                                    gösterici kimse.
                rustik            : 1. Pencere üstlerine üstlerine takılan ahşap korniş.  2. Köy evi veya köy görünüşü veren,
                                    kırsal.
                                                            S-Ş
                sarp              : Dik, çıkması ve geçilmesi güç, yalman.
                sebil             : 1. Kutsal günlerde karşılık beklemeden hayır için dağıtılan içme suyu. 2. Genellikle ca-
                                    milere bitişik özel bir biçimde yapılmış, karşılık beklemeden hayır için içme suyu dağı-
                                    tılan taş yapı, sebilhane.
                ser               : Baş, başkan.
                sima              : Yüz, surat, çehre.
                slogan            : 1. Bir düşünceyi kolay hatırlanıp tekrarlanabilir bir biçimde ifade eden kısa, çarpıcı söz,
                                    motto.  2. Kimlik, topluluk, örgüt, kurum veya kuruluşun amaç ve araçlarını özlü bir
                                    biçimde tanımlayan deyiş veya söz.
                soyut             : Varlığı duyularla algılanamayan, mücerret, somut karşıtı.

                stilizasyon       : Üsluplaştırma.
                sulh              : Barış.
                sürrealist        : Gerçeküstücü.
                                                             T
                tarh              : 1. Bahçelerde çiçek dikmeye ayrılmış yer. 2. Vergi koyma.
                tekerleme         : 1. Tekerlemek işi.  2. Çoğunlukla basmakalıp söz.   3. Birbiriyle uyumlu hazır söz kalıbı.
                                    4. Çoğunlukla, masalların genellikle başında bulunan "Bir varmış bir yokmuş. Evvel za-
                                    man içinde, kalbur saman içinde." gibi uyaklı giriş veya ara sözler.
                ton               : Bir rengin koyuluk veya açıklık derecesi.
                trajik            : 1. Trajedi ile ilgili 2.Çok acıklı, feci.
                tramvay           : Şehirlerde yol üzerinde döşenmiş özel raylarda hareket eden yolcu taşıtı.
                tümülüs           : Bir yeraltı mezar odasıyla onun üzerine yığılmış bir toprak yığınından oluşan yapay
                                    gömüt tepesi.
                                                            U-Ü
                uygarlık          : 1. Uygar olma durumu, medeniyet, medenilik. 2. Bir ülkenin, bir toplumun, maddi ve
                                    manevi varlıklarının, fikir, sanat çalışmalarıyla ilgili niteliklerinin tümü, medeniyet.
                üslup             : Anlatma, oluş, deyiş veya yapış biçimi, tarz.
                                                             V
                vasıta            : Araç.
                vazife            : Ödev, görev.
                                                             Y
                yalınlık          : Yalın olma durumu, birleşik veya karmaşık olmama durumu, sadelik.
                yazıt             : 1. Bir kimse veya bir olayın anısını yaşatmak için bir şey üzerine kazılan yazı, kitabe
                                    2. Çevresi kabartma silmeli, içinde yazı olan taş.
                                                             Z
                zarafet           : Zariflik, hoşluk.









                                                                                                              135
   132   133   134   135   136   137   138   139   140   141   142