Page 185 - ÇALGI EĞİTİMİ ÇELLO 11
P. 185
5. ÜNİTE
Okuma Metni
BIRAKIN IŞIĞINIZ YAYILSIN
Uzaklarda küçük bir kasabada genç bir adam kendi işini kurdu. Perakendecilik yapacaktı. Adam dürüst
ve dost canlısıydı, insanlar onu çok seviyorlardı. Ondan alışveriş yapıyorlar ve onu arkadaşlarına tavsiye edi-
yorlardı. Adam, bir yıl içinde, bir dükkândan ülkenin bir ucundan diğerine uzanan bir zincir yarattı. Bir gün
hastalanıp hastaneye kaldırıldı. Doktorlar az zamanı kalmış olabileceğinden endişe ediyorlardı.
Üç çocuğunu yanına çağırdı ve onlara bir görev verdi: “İçinizden biri yıllar boyu uğraşarak kurduğum şir-
ketin başına geçecek. Hanginizin bunu hak ettiğine karar vermek için her birinize onar lira vereceğim. Şimdi
gidip on lirayla ne alabiliyorsanız alacaksınız. Bu akşam geri döndüğünüzde paranızla aldığınız şey hastane
odamı bir uçtan diğer uca doldurmalı.” Çocuklar bu başarılı şirketi yönetme fırsatı karşısında heyecana kapıl-
dı. Üçü de şehre gidip parasını harcadı.
Akşam geri döndüklerinde babaları en büyük oğluna sordu: “On lirayla ne yaptın?” Çocuk cevap verdi:
“Arkadaşlarımın çiftliğine gittim, on liramı verdim ve iki balya saman aldım.” Sonra odadan dışarı çıktı, saman
balyalarını getirdi, açtı ve havaya savurmaya başladı. Oda bir anda samanlarla dolmuştu. Ama biraz sonra
samanlar tamamen yere indi ve babasının söylediği gibi odayı bir uçtan öbür uca dolduramadı. Adam ikinci
çocuğuna sordu: “Sen paranla ne yaptın?” “Yorgancıya gittim. İki tane yastık aldım.” Bunu söyleyen çocuk,
yastıkları içeri getirdi, açtı ve tüyleri bütün odaya dağıttı. Kısa bir süre sonra bütün tüyler yere düştü. Oda yine
dolmamıştı. Bunun üzerine adam üçüncü çocuğuna döndü ve “Sen paranı ne yaptın?” diye sordu. Çocuk:
“Paramı cebime koyup senin yıllar önceki dükkânın gibi bir dükkâna gittim. Dükkânın sahibine parayı verdim
ve bozmasını istedim. Paramın beş lirasını çok değerli bir şeye verdim. Üç lirayı yardıma ihtiyacı olan birine
verdim. Böylece iki liram kaldı. Bununla iki şey aldım.” Çocuk elini cebine atıp bir kibrit kutusu ve bir mum
çıkardı. Işığı kapatıp mumu yakınca oda mumun yaydığı ışıkla doldu. Oda samanla veya tüyle değil, bir uçtan
öbür uca ışıkla dolmuştu. Baba memnundu. “Çok iyi oğlum. Bu şirketin başına sen geçeceksin. Çünkü yaşam
hakkında çok önemli bir şeyi, ışığını yaymayı, biliyorsun ....” dedi (Görsel 28).
Hasan YILMAZ, Öğretmenim Lütfen Bu Kitabı Okur musun!.. (Komisyon tarafından düzenlenmiştir.)
Görsel 28: Bırakın ışığınız yayılsın
184 Çok Seslilik II