Page 48 - ÇALGI EĞİTİMİ FLÜT 12
P. 48

SOR :  Türkiye’de  ve  birçok  ülkede  konserler  ve-
            riyorsunuz,  konser  öncesi  heyecandan  bahseder
            misiniz   eyecan ve öz güven arasındaki ilişki ko-
            nusunda ne söylemek istersiniz

               B. E CİL: “Heyecanlanmam.” demek doğru ol-
            maz, heyecanı olumlu yöne çevirmek çok önemli.
            Neden heyecanlanıyoruz; f ütü çalmamak için mi,
            yoksa  çalıyorum  diye  mi   Bu  çok  önemli.  Heye-
            canınız  sizi  f üt  çalmamaya  yönlendiriyor  ve  bir
            travmaya sebep oluyorsa bu, olumsuz bir etki ve
            bununla mücadele etmek gerçekten zor. Ama f üt
            çalmak için bunu başaracağım ya da başaramaya-
            cağım diye heyecan duyuyorsanız bu sizi başarıya
            ve daha iyiyi yapmaya yönlendirir (Görsel 2.3).   Görsel 2.3:   zmir De let Senfoni Orkestrası ile Konser
               Heyecan duymak güzel bir duygu, çünkü heye-
            cansız olan işlerde güzel bir enerji çıkmaz. Muhakkak enerjinizi olumluya döndürüp onu insanlara sunma-
            nız gerekiyor. Heyecanla mücadele biraz da tecrübeyle ilgili. O heyecanla sahneye çıkıp başarılı olduğu-
            nuzda bu öz güveninizi art rıyor. Bir sonrakine o tecrübeyi alıp heyecanla daha iyi mücadele ediyorsunuz.
            Kendinize olan güveninizi çalışmaya verdiğiniz emekle birlikte yoğurup güzel bir enerjiyle sunabiliyorsanız
            sanat için büyük bir adım atmış oluyorsunuz. Bu adım sadece Tanrı vergisi yetenekle at lmaz, tecrübe ve
            çalışma ile desteklenip yoğurmanız gerekir.
               Bir eseri çalışt ğınızda o eseri iyi çaldığınızdan yüzde yüz emin olmalısınız. Heyecan elbet e birtakım
            şeyler götürebilir ama heyecana yenik düşmemek için yapılacak şeyler var. Bir eseri çalışırken hayalinizi ve
            zihninizi de çalışt rmalısınız. “Ben bu eseri bin, iki bin kişilik kocaman bir konser salonunda çalıyorum, beni
            çok önemli isimler dinliyor.” diye düşünmelisiniz. Böylece kendinizi psikolojik olarak hazırlamış olursunuz.
            Hocam Gal ay şöyle derdi: “Tamam çalıyorsun ama iki bin kişilik bir salonda en arkada oturan dinleyicinin
            seni duyduğunu ve mutlu olduğunu hayal et.” Böyle şeyler düşünerek heyecanınız da eğit lir.


            SOR : Flüt çalışma disiplininiz nasıldı  İyi bir f üt-
            çü olmak için genç f ütçülere önerileriniz nelerdir


               B. E CİL:  Bu konuda önce öğrencilik yıllarım-
            dan bahsedeyim. Ben her sabah 0 .00’de kalkar-
            dım, konservatuvara gidip mutlaka teknik ve ton
            çalışmaları  yapardım.  Kırk  dakika  kadar  ton;  bir
            saat kadar da gam, arpej, t ers ve egzersiz çalışır-
            dım. Bazen gamların yerine etüt de çalışt ğım olur-
            du.
               Derslerden  sonra  her  akşam  okulda  kalır,  bu
            sefer de repertuvarımı çalışırdım. Bunlar, o sene
            içerisinde  yet şt receğim  ve  gelecekte  kullanabi-
            leceğim  eserlerdi.  Günlük  çalışmalarım  4-6  saat
            sürerdi.                                          Görsel 2.4:   ülent   cil  e Orkestra  e  Gürer  ykal
               Teknik çalışmalar hep çok önemli oldu benim
            için. Sadece eserleri çalışıp bit rmeye dönük bir çalışma tarzım olmadı hiç. Dil, bağ, sonorite, gam, egzersiz
            çalışma sistemi uygulardım.
                Bunları yapmayan bir f ütçünün ilerleme şansı olduğunu düşünmüyorum. Sadece eser çalarak iyi bir
            f ütçü olamazsınız. Mutlaka sistemli, akademik ve bilinçli bir şekilde ve iyi bir eğitmenin kontrolünde çalış-
            mak gerekir (Görsel 2.4).

             Kaynak: Damla NACA O LU’nun Bülent EVCİL ile söyleşisi.







                                                                                               Flüt 12. Sınıf2. Sınıf
                                                                                               Flüt 1   47 47
   43   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53