Page 57 - THM TEORİ VE UYGULAMASI (ORTAK-TSM) 12
P. 57

Görsel 2.3: Hacı Bektaş Veli

               Tahtacılar ise Anadolu’nun özellikle batı ve güney kıyı kesimlerinde ve Toroslar’da yaşayan Alevi ve
            Türkmen bir topluluktur. Yüzyıllar boyunca yüksek ve ormanlık alanlarda yaşadıkları için orman işçiliğini
            meslek edinmişler ve göçebe bir hayat sürmüşlerdir. Ancak Cumhuriyet’in ilk yıllarından itibaren yerleşik
            hayata geçerek orman işçiliği dışında meslekler de edinmişlerdir.
               Alevi, Bektaşi ve Tahtacılarda “Ehl-i Beyt” sevgisi önem taşır. Ehl-i Beyt, “ev halkı” anlamına gelmektedir
            ve bununla Hz. Muhammed, Hz. Ali, Hz. Muhammed’in kızı ve Hz. Ali’nin eşi olan Hz. Fatma, Hz. Ali ile Hz.
            Fatma’nın çocukları olan Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin kastedilmektedir.
               On İki İmam inancı da bu zümrelerde ortak bir unsurdur. Peygamber’in ölümünden sonra dinin hükümle-
            rini ümmete bildirmek; dünyada Peygamberi temsil etmek; Allah’ın emrine, Peygamber’in sünnetine uygun
            olarak o hükümleri yürütmek görevleri imama aittir. İmamların Hz. Ali’nin soyundan gelmeleri gerekmekte-
            dir. On İki İmam’dan ilki Hz. Ali; ikinci Hz. Hasan; üçüncü Hz. Hüseyin, diğer imamlar ise torunlarıdır.
               Alevi, Bektaşi ve Tahtacılarda diğer bir ortak inanç unsuru “dört kapı kırk makam” anlayışıdır. Bu zümre-
            lerin inançlarının temelini oluşturan, felsefesini somutlaştıran ve Hakk yolunda yürüyen tarikat yolcusunun
            geçmek zorunda olduğu manevi aşamalar “dört kapı” olarak adlandırılır. Dört kapının isimleri Şeriat, Tarikat,
            Marifet ve Hakikat’tır. Ayrıca her kapıya ait on makam vardır.


               2.2.3. Semahların Makamsal Yapısı


               Semahlarda genellikle hüseyni ve uşşak dizisi kullanılmıştır. Ege yöresi semahlarında ise daha çok
            kürdi dizisi kullanılmıştır. Nadiren kürdi ve hicaz geçkili dizilerin, hüseyni ve saba dizilerinin kullanıldığı da
            görülür. Semahların giriş ezgilerinde genellikle ortak kalıp motifler vardır.
               Semahların biçimsel özelliklerini incelediğimizde “bölüm” unsuru göze çarpar. Bir müzik eseri içerisinde
            gerek ritmik gerek makamsal olarak yarattığı etki nedeniyle birbirlerinden ayrılan ezgisel bütünler bölüm
            olarak adlandırılır. Eser içinde yeni bir bölümün başladığının göstergesi ritmik veya makamsal değişimin sü-
            reklilik gösterdiği yeni bir ezgisel ya da ritimsel boyutun içine girilmiş olmasıdır (Akdoğu, 2003: 57). Anadolu
            semahları incelendiğinde iki, üç, dört veya daha fazla bölüm içeren semahlara rastlanır. Trakya semahları
            ise çoğunlukla bir bölümden oluşur.
               Semahlarda ağırdan hızlıya doğru giden bir ritmik yapı vardır. Birinci bölüm genellikle “ağırlama” olarak
            adlandırılır ve temposu ağırdır. İkinci bölüm “yürütme” olarak adlandırılır ve bu bölümde semaha yürüyüş
            temposu ile devam edilir. Üçüncü bölüm ise “yeldirme”, “pervaz” ya da “çark” şeklinde adlandırılır. Bu bölüm
            semahın en coşkulu bölümüdür. Semahların ağırlama bölümü genellikle 9 / 8’lik usuldedir. Sonraki bölümler
            ise bazen 9 / 8’lik olarak bazen de farklı usullerde devam eder.




                                                          55
   52   53   54   55   56   57   58   59   60   61   62