Page 58 - THM TEORİ VE UYGULAMASI (ORTAK-TSM) 12
P. 58

Cem törenlerinde semah icra edilirken Aleviler için çok değerli sayılan bağlama enstrümanı eşlik eder.
               Çeşitli yörelerde istisna olarak ut ve keman çalınmaktadır. Cemlerde bağlama çalacak başka kimse olma-
               dığı için bu sazların kullanılmış olması ihtimali yüksektir. Cem törenlerinde vurmalı sazlar kesinlikle kullanıl-
               maz. Bunun nedeni semahların bir ibadet niteliği taşımasıdır.


                  2.2.4. Semahların Sözel Yapısı

                  Semahlar Hz Ali’nin, Ehl-i Beyt’in ve On İki İmamların isimlerinin geçtiği; Alevi ve Bektaşi inançlarına
               ilişkin değer yargılarını anlatan ve öğütler veren ifadeler içerir. “Dost”, “erenler”, “Hak”, “şah” gibi sözcükler
               sıkça geçer. Semahların şiirleri üç ile altı kıta arasında değişirken son kıtada mutlaka şiiri yazan ozanın
               mahlası geçer. Bu kıtaya “şah beyit” de denir. Sözler genellikle Şah Hatayi, Pir Sultan Abdal, Kul Himmet ve
               Nesimi gibi ozanlara aittir. Semahların sözleri Türkçedir ve 8 ya da 11 heceli koşma yapısındadır.
                  Semahlar genellikle temsil ettikleri kişi ya da olayların ismini taşırlar: Kırklar Semahı, Turnalar Semahı,
               Hacı Bektaş Semahı vb. Örneğin Turnalar Semahı turna kuşunun hareketlerine dayanır. Kuşun kanat vu-
               ruşu, uçuşu ve duruşu bu semahta canlandırılır. Bazı semahlar ise adlarını ait oldukları yöreden alır: Tokat
               Hubyar Semahı, Şanlıurfa Kısas Semahı vb.






                       Bugün Yasta Gördüm                             Ilgıt Ilgıt Esen Seher Yelleri

                       Bugün yasta gördüm zülfü siyahı                Ilgıt ılgıt esen seher yelleri
                       Gülmedi sultanım bilmem ne hâldır              Yazıcıya bildir hâlımız durnam
                       Hâlım arz eylerim dinle ahvalim                Biz de seyreyledik yüce belleri
                       Bilmedi sultanım bilmem ne hâldır              Gurbet ele düştü yolumuz durnam

                       Nenni de nenni dost nenni                      Allı durnam durnam durnam
                       Nenni de nenni has nenni                       Telli durnam durnam durnam

                       O sultanı âşık pirden sorarım                  Tutuşup da aşk oduna yanarız
                       Bugün dünya yarın ahret ararım                 Çarkı vurdu cümle âlem döneriz
                       Aşkına kıldığım sabrı kararım                  Hak ihsan ederse varıp konarız
                       Kalmadı sultanım bilmem ne hâldır              Daim dört budaktır dalımız durnam

                       Nenni de nenni dost nenni                      Allı durnam durnam durnam
                       Nenni de nenni has nenni                       Telli durnam durnam durnam

                       O sultandır her işlerin sebebi                 Irmakta uğradık dolap zarına
                       Alnının uğrunda gördüm habibi                  Seyreyledim erenlerin varına
                       Yaralara merhem koyan tabibi                   Erişilmez şu feleğin sırrına
                       Salmadı sultanım bilmem ne hâldır              Ezelden büküktür belimiz durnam

                       Nenni de nenni dost nenni                      Allı durnam durnam durnam
                       Nenni de nenni has nenni                       Telli durnam durnam durnam

                       Veli’m der aklım başımdan gitti                Beliğ dedik bir dem yoldan dönmedik
                       Sağlığımda beni salacak etti                   Ümidim var cehennemde yanmadık
                       Cenazeyi kılarım diye vadetti                        Pınardan çaylardan gölden kanmadık
                       Kılmadı sultanım bilmem ne hâldır              Süzülür ummandan yolumuz durnam

                       Nenni de nenni dost nenni                      Aşamazsın telli de durnam dön geri
                       Nenni de nenni has nenni                       Gidemezsin allı da durnam dön geri

                              (Âşık Dertli Divani / Şanlıurfa)                        (Rıza YETİŞEN / Narlıdere)






                                                             56
   53   54   55   56   57   58   59   60   61   62   63