Page 723 - Türk Dili ve Edebiyatı - 10 | Beceri Temelli
P. 723
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10 354
9.ÜNİTE> Gezi Yazısı Kazanım A.4.8: Metinde millî, manevi ve evrensel değerler ile sosyal, siyasi, tarihî ve mitolojik ögeleri belirler.
Alan Becerileri: Okuma Becerisi Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi
Etkinlik İsmi Metinde Toplumsal Değerler ve Mitoloji 20 dk.
Amacı Metindeki millî ve evrensel değerleri, mitolojik unsurları belirleyebilmek. Bireysel
Yönerge Aşağıdaki metni okuyunuz. Soruları metinden hareketle cevaplayınız.
(Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)
Mavi Yolculuk
Priene, Milet tiyatrolarına eski yunanca dizeler okuyarak girecektik, ellerimizde narteks sallaya sallaya
korolar gibi. Euripides’in Bakkhalar tragedyasında Dionysos korosunun sözlerini ezberliyorduk:
“Asya topraklarından geldim,
Yüce Tmolos’u aştım
Tanrımız Bromios’un yolunda
Koşuyorum durmadan yorulmadan!
Euhoi! diye bağırarak
Bakkhos'un ardından.”
Menderes ovası tütüyordu öğle güneşinde. Bu göz alabildiğine düzlük sinsi bir bataklık gibidir, şimdi
çamura saplanacağız diye bir korku girer içinize. Ovada serpili kara Yürük çadırları suyun üstünde
yüzüyor sanırsınız, ufukta beliren çiftlik evleri gerçeksiz birer seraptır. Söke’den geçmiş, Priene’yi gez-
miştik. Düzlüğün ortasında, ıssız bir yolun üzerinde yapayalnızdık. Türkü çağırmak şöyle dursun,
konuşamıyorduk bile. Bütün gücümüzü sıcağa karşı koymak için toplamıştık. Derken otomobilin las-
tiği patladı. Yedek lastik yokmuş, kaynak da yokmuş. Ufukta görülen çiftliğe en azından beş kilometre
yol vardı. Kim gidecek? Batur, ambargosların en gürbüzü: “Ben giderim,” deyip yola çıktı. Pamuk
tarlalarının içinden yürüyor, yürüyor da, gitgide küçülen imgesi silinmiyordu ufukta. Arabadan ine-
cek olduk, güneş öyle kızgındı ki üç adım attıktan sonra hemen dönüp yerimize sığındık. Bir Yürük
çocuğu testi ile su getirdi. Ilık acı bir kuyu suyu. Bir saat kadar geçti. Batur görünürde yok. Uyuklu-
yorduk. Birdenbire şoför “Bir otomobil!” diye bağırdı. Bir taksi yaklaşıyor, yavaşlıyor, durdu. Bir de ne
görelim? Daha bakmadan, görmeden başladık bağırmaya, hep bir ağızdan, avaz avaz. Otomobilden
inen üç yolcu bizim arkadaşlarımız, sabah ayrıldığımız Cova yolcularıydı. Akşam uçağına yetişmeden,
Milet’e bir uğrayalım, tiyatroda bunlara bir sürpriz yapalım demişler. Aç ve susuzuz düşüncesiyle bir
sepet dolusu şeftali de almışlar getirmişler. Dosta sarılmak, dost yanağı öpmek kadar tatlı ne vardır bu
dünyada? Mavi yolculuk bitmemişti, mavi yolculuk bitmeyecekti. On yedi mavi yolcu on yedi mavi
dost olmuştu.
Azra Erhat, Mavi Yolculuk
Kelime Dağarcığı:
narteks: Bizans kiliselerinde avludan sütunlarla veya duvarla ayrılan bölüm.
721