Page 731 - Türk Dili ve Edebiyatı - 10 | Beceri Temelli
P. 731

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü                         TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10          358

             9.ÜNİTE> Gezi Yazısı     Kazanım A.4.10: Metinde yazarın bakış açısını belirler.
             Alan Becerileri: Okuma Becerisi  Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi

             Etkinlik İsmi                     Yazarın Penceresinden                                 20 dk.
             Amacı      Yazarın bakış açısının metne ve okuyucuya etkisini belirleyebilmek.            Bireysel

             Yönerge  Aşağıdaki metni okuyunuz. Soruları metinden hareketle cevaplayınız.
                     (Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)

                                                Eski ve Yeni Bodrum
             (…)

             Cumhuriyet Caddesi’nde, şimdi “köfte meydanı” dediğim yere varmadan, güzel bir küçük kilise vardı
             eskiden. O güzelim küçük kilise yıkıldı; ilkin bir çeşit halkevine, sonra da uyduruk biblolarla incik
             boncuk satılan kapalı bir pazara dönüştü. Yalıkavak’ta, kumsalda bir yeldeğirmeni vardı eskiden. De-
             niz doldurulunca, o güzel değirmen denizden uzaklaştı, beton üstüne dikili kaldı şimdi. Adı da güzel,
             kendi de güzel, küçük bir Balıkçı Pansiyon vardı eskiden.

             (…)
             Bodrum yarımadasında, küçük dereleri aşarak, daracık patikalardan geçerek, ancak ciple gidilebilen
             köylerin, Müskebi, Kefaluka, Farilya, Salmakiz gibi şiirsel adları vardı eskiden. Bunların yerini Orta-
             kent, Akyarlar, Gündoğan, Bardakçı gibi uydurma adlar aldı şimdi. Bu köylerde en çok sevdiğim şey,
             o patikaların kenarlarındaki duvarların bir girintisine yerleştirilen bir toprak testiyle bir cam bar-
             daktan oluşan sebillerdi. Çünkü Bodrumlu köylüler şimdi olduğu gibi, para, çok para, daha çok para
             kazanmayı değil; susayan hemşerilerini düşünürlerdi eskiden. Şimdi evlerin nerdeyse üst üste bindiği
             Torba’da, adı –neden bilmem– Villa Hamburg olan bir tek ev vardı eskiden. Şimdi bir tatil köyünün
             kapladığı alanda da, tek katlı, tek gözlü küçük bir taş ev vardı. Arkadaşımız ressam Cemil Eren orada
             otururdu. Onu görmeye gidince, önce denize girerdik; sonra, Cemil’in açık havada, mangal yakıp
             ızgara ettiği balıkları yerdik. Gitmeden önce de, evin çevresinde yetişen, adını bilmediğim, o yıllarca
             solmayan mavi çiçekleri toplayıp demetler yapardık. O güzelim küçük ev yıkılarak yerine yapılan o
             kocaman tatil köyüne bir tek kez gittim ve içimi fenalıklar bastı. Her bir yanı tel örgülerle, duvarlarla
             sarılı bu binalar, bir toplama kampıdır sanki. Orada ya da öteki tatil köylerinde kalanların çevreleriyle
             ilişkileri tamamıyla kesilir.
             (…)
             Doğaya kıymak pahasına bir lepra gibi her bir yana yayılan bu toplama kampları yoktu eskiden. Bod-
             rum’da ancak gece 12’ye kadar elektrikler yanardı eskiden. Çarşıda bir han ve deniz kıyısında tek düz-
             gün otel sayılan Artemis ile bir iki küçük pansiyon vardı eskiden. Gece yarısı jeneratör dururdu ve
             şimdi sabahlara kadar süren o iğrenç şamatanın yerine; rüzgârın ve denizin sesi, daracık sokaklarda
             birbirlerine sarılıp yürüyen genç âşıkların fısıltıları duyulurdu eskiden.
             (…)

                                                                         Mîna Urgan, Bir Dinozorun Gezileri


             1. Yazarın Bodrum’a olan yaklaşımını belirleyerek bu yaklaşımın metnin içeriğine etkisini açıklayınız.













                                                                                                   729
   726   727   728   729   730   731   732   733   734   735   736