Page 179 - Türk Dili ve Edebiyatı 11 Beceri Temelli Etkinlik Kitabı
P. 179
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 11 87
3. ÜNİTE > Şiir Kazanım A.1.12: Metinlerden hareketle dil bilgisi çalışmalarını yapar.
Alan Becerileri: Okuma Becerisi Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi
Etkinlik İsmi Biraz da Dil Bilgisi 25 dk.
Amacı Noktalama işaretlerinin kullanım amaçlarını tespit edebilmek, cümleleri ögelerine ayırabilmek. Bireysel
Yönerge Aşağıdaki metni okuyunuz. Metinden hareketle soruları cevaplayınız.
(Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)
Süleymaniye’de Bayram Sabahı
Artarak gönlümün aydınlığı her saniyede, Ulu mabed! Seni ancak bu sabah anlıyorum;
Bir mehabetli sabah oldu Süleymaniye’de. Ben de bir vârisin olmakla bugün mağrurum;
Kendi gök kubbemiz altında bu bayram saati, Bir zaman hendeseden abide zannettimdi;
Dokuz asrında bütün halkı, bütün memleketi Kubben altında bu cumhura bakarken şimdi,
Yer yer aksettiriyor mavileşen manzaradan, Senelerden beri rüyada görüp özlediğim
Kalkıyor tozlu zaman perdesi her an aradan. Cedlerin mağfiret iklimine girmiş gibiyim.
Gecenin bitmeye yüztuttuğu andan beridir, Dili bir, gönlü bir, imanı bir insan yığını
Duyulan gökte kanad, yerde ayak sesleridir. Görüyor varlığının bir yere toplandığını.
Bir geliş var!.. Ne mübarek ne garib âlem bu!.. Büyük Allah’ı anarken bir ağızdan herkes
Hava boydan boya binlerce hayaletle dolu… Nice bin dalgalı Tekbir oluyor tek bir ses;
Her ufuktan bu geliş eski seferlerdendir; Yükselen bir nakaratın büyüyen velvelesi.
O seferlere açılmış nice yerlerdendir. Nice tuğlarla karışmış nice bin at yelesi.
Bu sükûnette karıştıkça karanlıkla ışık, (…)
Yürüyor, durmadan insan ve hayalet karışık;
Kimi gökten kimi yerden üşüşüp her kapıya, Ulu mabedde karıştım vatanın birliğine.
Giriyor, birbiri ardınca ilahi yapıya. Çok şükür tanrıya, gördüm bu saatlerde yine
Tanrının mabedi her bir tarafından doluyor, Yaşayanlarla beraber bulunan ervahı.
Bu saatlerde Süleymaniye tarih oluyor.
(…) Doludur gönlüm ışıklarla bu bayram sabahı.
Yahya Kemal Beyatlı, Kendi Gök Kubbemiz
Kelime Dağarcığı:
ced: Dede, ata. cumhur: Halk. ervah: Ruhlar. hendese: Geometri. mabet: Tapınak. mağfiret: Bağışlama. mehabetli: Büyük,
ulu, yüce, gösterişli. sükûnet: Durgunluk, dinginlik, hareketsizlik, sessizlik. velvele: Gürültü ve heyecan.
1. Ulu mabed! (I) Seni ancak bu sabah anlıyorum;
Ben de bir vârisin olmakla bugün mağrurum;
Bir zaman hendeseden abide zannettimdi; (II)
Kubben altında bu cumhura bakarken şimdi,
Senelerden beri rüyada görüp özlediğim
Cedlerin mağfiret iklimine girmiş gibiyim.
Dili bir, gönlü bir, (III) imanı bir insan yığını
Görüyor varlığının bir yere toplandığını.
Büyük Allah’ı (IV) anarken bir ağızdan herkes
Nice bin dalgalı Tekbir oluyor tek bir ses;
177