Page 186 - Tarih 9 | Kavram Öğretimi Çalışması
P. 186

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
                                                                                          TARİH 9
            Öğretim Programları ve Ders Kitapları Daire Başkanlığı                    Kavram Öğretimi 100
            3. ÜNİTE     : ORTA ÇAĞ’DA DÜNYA > 3.3. Orta Çağ’da Ordu
            Kavram       : Şövalye
            Genel Beceriler  : Bilgi Okuryazarlığı Becerisi
            Alan Becerileri  : Tarihsel Analiz ve Yorum Becerisi

             Çalışmanın Adı                        ŞÖVALYELİK KURUMU                                20 dk.
             Çalışmanın Amacı  Şövalyeliğin ortaya çıkış sebeplerini değerlendirebilme.



            Yönerge: Metin ve görselden hareketle aşağıdaki soruları cevaplayınız.





                                                     Şövalyelik
              İngiltere şatolarında yaşayan şövalyeler topraklarını kraldan alırlardı. Bu şövalyelerin yaptıkları en
              iyi şey savaşmaktı. Bu yüzden savaş olmadığı zamanlarda kırsalda dolaşıp olay çıkarırlardı. Köy-
              lüleri tehdit eder, ekinleri mahveder, hayvanları
              öldürür, manastırlara baskın yapar ve kiliseleri
              soyarlardı. Bunun üzerine kilisenin ileri gelen-
              leri şövalyelerin sadece krala değil Tanrı’ya da
              sadakat  borçlu  olduklarını  öğretmeye  başladı.
              Şövalyelerin  kiliseyi  savunmak  ve  güçsüzlere
              yani kadın, keşiş, rahip, dul ve yetimlere bak-
              mak gibi kutsal bir vazifeleri vardı. Şövalyele-
              rin sadece iyi savaşçı olmaları yeterli değildi.
              Onlar, insanları korumaktan ve kanunlara uyul-
              masını  sağlamaktan  sorumlu  polisler  gibiydi.
              Buna  ‘şövalyelik’  deniyordu.  Şövalyelik;  bir
              savaşçının cesaret, sadakat, dürüstlük, cömert-
              lik ve iyi savaşçılık niteliklerine sahip olması
              gerektiğini  anlamına  geliyordu.  Kilise  tehdit
              edildiğinde  kilise  için  savaşmalıydı.  Ülkesini
              sevmeli,  lordunu  onurlandırmalı  ve  ülkesinin
              düşmanlarıyla savaşmalıydı.

              Şövalye  olmak  uzun  ve  karmaşık  bir  süreçti.
              Yedi  yaşına  geldiğinizde,  at  binmeyi,  kılıç  ve
              mızrakla  dövüşmeyi  öğrenmeye  başlardınız.
              Aileniz sizi, diğer çocuklarla birlikte eğitim görmeniz için başka bir ailenin yanına gönderebilirdi.
              Bu eğitim kampında uşak olursunuz. Ağır zırh giymeyi, kalkanınızı taşımayı, ata bakmayı ve eyer
              ve dizgininizi temizlemeyi öğrenirsiniz. Hatta mızrakla saldırma çalışması bile yapabilirsiniz. Ne
              var ki mızrağınız süpürge sapı, atınız da başka uşakların çektiği tekerlekli bir tahta at olur. Aşağı
              yukarı on dört yaşına geldiğinizde, bir şövalyenin hizmetkârı olursunuz. Size artık yardımcı denir.
              Şövalyenin atı ve zırhıyla ilgilenir, zırhını giyip çıkarmasına yardım eder, savaştan sonra zırhını ve
              silahlarını temizler ve bütün ihtiyaçlarını karşılarsınız. Bu esnada da dövüş tekniklerini öğrenmeye
              devam edersiniz. Ayrıca kibar davranmayı da öğrenirsiniz, nazik bir şekilde konuşmayı, düzgün ye-
              mek yemeyi, eti kesip servis etmeyi ve büyük bir ziyafette görgü kurallarına uygun davranmayı. En
              sonunda, törenle şövalye olursunuz.
                                                                      (Susan Wise Bauer, Dünya Tarihi, C.II: Ortaçağ,
                                                Çev.Mihriban Doğan, Say yayıncılık, İstanbul 2014, s.140-141’den düzenlenmiştir.)






                                                                                                   183
   181   182   183   184   185   186   187   188   189   190   191