Page 26 - Tarih 9 | Kazanım Kavrama Etkinlikleri
P. 26
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü TARİH 9 5
5. ÜNİTE: İslam Medeniyetinin Doğuşu
Konu İslam Medeniyeti 40 dk.
Kazanımlar 9.5.5. Sekizinci ve on ikinci yüzyıllar arasında İslam medeniyeti çerçevesindeki ilmi faaliyetleri değerlendirir.
Gerekli Materyaller: Ders Kitabı
1. Yönerge Öğrencilere ilim ve eğitimin önemiyle ilgili hangi sözleri bildikleri sorulur. İslam medeniyetinde eği-
tim ve ilim faaliyetleri yürütülen kurumların hangileri olduğu sorularak bu kurumlar hakkında neler
bildiklerini açıklamaları istenir.
İslam tarihinde eğitimin önemine işaret eden sözler ve bazı eğitim kurumları:
● Yaratan Rabb’inin adıyla oku. ● Medrese
● Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu? ● Kütüphaneler
● Çin’de de olsa ilmi arayınız. Çünkü ilim ● Camiler
öğrenmek her Müslüman’a farzdır.
● Dar-ül hadis
● Suffe ● Dar-ül hendese
● Beytü’l-Hikme ● Dar-üt tıb
Örnek Etkinlik:
Aşağıda verilen metni okuyarak soruları cevaplayınız.
BEYTÜLHİKME
Orta Çağ İslâm ilim ve kültür tarihinde tercüme ve yüksek seviyedeki ilmî araştırmaların yapıldığı
merkezlere verilen ad.
Abbâsî halifelerinden Me’mûn tarafından 830’da Bağdat’ta kurulduğu zikrediliyorsa da bunun
düşünce ve teşebbüs olarak Mansûr dönemine (754-775) kadar uzandığı anlaşılmaktadır. İslâm
coğrafyasının genişlemesiyle Müslümanların Helenistik, İran, Hint ve diğer kültürlerle temasları
sonucu bunlara karşı kendilerinde geniş bir ilgi ve merak uyanmıştı. Ayrıca bu farklı kültürler ara-
sında ortaya çıkan birtakım sürtüşme ve tartışmalarda Müslümanlar kendi inanç ve düşüncelerini
tutarlı bir şekilde savunmak ve İslâm’ın üstünlüğünü göstermek için bu kültürleri çok iyi tanımak
zorundaydılar.
Bu gibi sebeplerden ötürü antik dünyanın bilinen ilmî ve felsefî eserlerini Arapçaya çevirmek ih-
tiyacı doğdu. Sonraları tıp alanında Grekçe ve Farsçadan tercümeler yapıldı. Halife Mansûr dil,
edebiyat ve dinî ilimlere dair eserlerin yanı sıra aklî ilimlerle ilgili olarak Grekçe, Süryanice, Sans-
kritçe ve Farsçadan tercüme ettirdiği bu eserler için kütüphane olarak sarayında bir yer tahsis etti
ve buraya Hizânetü’l-hikme adı verildi. Beytülhikme’nin çekirdeğini Bağdat’ta kurulan bu kütüp-
hane oluşturuyordu.
Beytülhikme’yi daha da geliştirerek Orta Çağ’ın âdeta bir ilimler akademisi hüviyetine kavuşturan
Halife Me’mûn olmuştur. Me’mûn’un Bağdat yakınlarındaki kurdurduğu rasathanede araştırma
yapan astronom ve matematikçilerin çoğunun Beytülhikme kadrosunda bulunan âlim ve kâşif-
lerden olduğu bilinmektedir. Beytülhikme’nin kadrosu, “Sâhibü’l Beytülhikme” unvanıyla anılan
bir müdür, müellifler ve mütercimler, bunların emrinde çalışan kâtipler, yazılan kitapları çoğaltan
25