Page 42 - Türk Dili ve Edebiyatı 9 | Kazanım Kavrama Etkinlikleri
P. 42

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü                          TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 9            10

             8. ÜNİTE: Mektup/E-Posta
             Konu          Cumuriyet Dönemi’nden Bir Edebî Mektup Örneği                         40 dk.

             Kazanımlar    A.4. 2. Metnin türünün ortaya çıkışı ve tarihsel dönemle ilişkisini belirler.
                           A.4. 7. Metnin üslup özelliklerini belirler.
                           A.4. 8. Metinde millî, manevi ve evrensel değerler ile sosyal, siyasi, tarihî ve mitolojik ögeleri belirler.
                           A.4. 10. Metinde yazarın bakış açısını belirler.
                           A.4. 11. Metinde fikrî, felsefi veya siyasi akım, gelenek veya anlayışların yansımalarını değerlendirir.
                           A.4. 13. Yazar ve metin arasındaki ilişkiyi değerlendirir.
                           A.4. 14. Türün ve dönemin/akımın diğer önemli yazarlarını ve eserlerini sıralar.
                           A.4. 15. Metinlerden hareketle dil bilgisi çalışmaları yapar.

             Yönerge  Aşağıdaki mektubu okuyunuz. Soruları cevaplayınız.
                     (Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)



                                           CEMİL MERİÇ’TEN ATTİLÂ İLHAN’A

                  Sevgili İlhan
                  Her kitap, meçhule yollanan bir mektup, meçhule yani adresi olmayana. Bazen bir S.O.S., bazen
              bir aşk mektubu, bazen yıldızlara atılan kement, fakat daima bir çoğalmak, bir yalnızlıktan kurtulmak
              arzusu. Sanat, bu manada, yeni bir dünya yaratmak cehdidir, daha doğrusu Tanrı’nın murdar, rezil,
              pespaye dünyasını dostlarla doldurmak cehdi. Önce. “Hangi Sol”unuzu okudum. İbareler bıçak dar-
              beleri gibi saplandı şuuruma.
                  İntibalarımı mektuplaştırdım. Mektup, yıllarca çekmecemde çile doldurduktan sonra idam edil-
              di sonra. “Hangi Batı” ile tanıştım. Çok sevdim kitabınızı. Kendi acılarım, kendi inkisarlarım, kendi
              ümitlerim dile gelmişti. Bu defa daha az çekingen davrandım: ihtisaslarımı makaleleştirdim. Yazım,
              bir sohbete davetti, bir sohbete davet daha doğrusu bir nevi sevgi taarruzu. Aylarca cevap bekledim...
              Sonra, “Bıçağın Ucu”nu okudum.
                  Sonra, “Kurtlar Sofrası”m. Yaşadığımdan haberdar değil miydiniz acaba. Oysa düşüncelerimiz
              arasında büyük yakınlıklar vardı. Ve bütün uçarılığınıza, dil konusundaki aşırı tutumunuza rağmen
              yazılarını beğenerek okuduğum birkaç Türk yazarından biriydiniz.
                  “Hangi Batı”, Türk Edebiyatı’nda yayınlanmıştı, değiştirmeden kitabıma aldım. Hisar, Türk Ede-
              biyatı, Hareket, yazılarıma sayfalarını açmak nezaketini gösteren üç dergi. Her üçünde de Fildişi Ku-
              le’mdeyim. Aramızdaki ortak bağ, tahammül ve tesamuh. 64’te Hind Edebiyatı’nı yayınladım (Dönem
              yay.). Okuyucusunu bulamayan bedbaht bir kitap. İrreel bir Hind ve rüyada görülen bir edebiyat. Bir
              kelimeyle, kendi vecdimi, kendi rüyalarımı armağan ettim Hind’e. Sonra, Saint Simon’u yazdım (Çan
              yay.). Nihayet, Bu Ülke ve Umrandan Uygarlığa (Ötüken yay.) Bu mustarip, bu bedbaht. Bu kasvetli
              yazıları ganglarından sıyıracak ve ihtiyar Rabelais’nin dediği gibi kemiği kırıp iliği bulacak üç-beş (?)
              dost zekâdan birisisiniz. Daha yakından tanışmak arzusuyla ve gözlerinden öperek.

                                                                                      Cemil MERİÇ
                                                                                        18. 06. 1974

                         Edebiyat Dünyasından Attilâ İlhan’a Mektuplar, (Derleyen: Belgin Sarmaşık) Otopsi Yayınevi, İstanbul, 2001.




              Kelime Dağarcığı:
              ceht: Çaba, çabalama. fil dişi kule: Kendini toplumdan soyutlayan insanın, kendi içinde oluşturduğu dünya. gang: Bir ma-
              den cevherini, bir değerli taşı saran değersiz madde. ihtisas: 1. Duygu, duygulanma. 2. Uzmanlık, uzmanlaşma.
              inkisar: Kırılma, gücenme. intiba: İzlenim. irreel: Gerçek dışı. meçhul: Bilinmeyen, bilinmedik. murdar: Kirli, pis.
              mustarip: Istırap ve acı çeken. pespaye: Alçak, soysuz, aşağılık. tahammül: İnsanın kötü, güç durumlara karşı koyabilme
              gücü, kaldırma, katlanma. tesamuh: Canlı.





                                                                                                    41
   37   38   39   40   41   42   43   44   45   46   47