Page 29 - TARİH 10 - ÜNİTE 2
P. 29

BEYLİKTEN DEVLETE
                                                                            OSMANLI SİYASETİ (1302-1453)





                Yıldırım Bayezid
                Osmanoğullarının dördüncü hükümdarı olan I. Bayezid gerek Osmanlı kaynaklarında, ge-
                rekse Batı kaynaklarında isminden ziyade “ Yıldırım” unvanıyla anılır. Bazı Fransız yazarlar
                bu unvanının yerine “ Şimşek” kelimesini kullanırlar. Sultanın daha şehzadeliği döneminden
                itibaren katıldığı savaşlarda gösterdiği cesaret ve süratli hareketlerinden dolayı kendisine
                bu lakab verilmiştir.
                Hayatı ve faaliyetleri incelendiğinde I. Bayezid’in “ Yıldırım” unvanını, en az ismi kadar, ta-
                şımaya layık bir hükümdar olduğu görülür. Zira Rumeli ovalarında at koştururken izlediği-
                miz Yıldırım’ın aynı yıl Anadolu bozkırlarında yeni bir seferde karşımıza çıkması, dönemin
                ulaşım imkânları göz önüne alındığında, akıllara durgunluk vermektedir. Yıldırım’ın bir
                yıl içinde Anadolu’dan Rumeli’ye yedi defa geçtiği rivayet edilir (Afyoncu, 2016, s.72’den
                düzenlenmiştir).

                Aşağıdaki soruları metinden yola çıkarak cevaplayınız.
                1. I.Bayezid’in “Yıldırım” lakabıyla anılma sebepleri nelerdir?
                2. I. Bayezid için “Yıldırım” lakabından başka hangi unvan kullanılmıştır?
                3. Yıldırım Bayezid’in faaliyetlerinin Osmanlı Devleti’nin siyasi hayatına etkileri nelerdir?
                4. Yıldırım Bayezid’in aynı yıl içerisinde hem Anadolu hem de Rumeli topraklarına seferler
                   düzenlemesinin sebepleri neler olabilir?
                5. Yıldırım Bayezid’in fetih politikaları göz önüne alındığında bu politikaların akılla-
                   ra durgunluk vermesinin nedenleri nelerdir?


                İskân Siyaseti

                Osmanlıların bir dünya devleti olmasını sağlayan nedenlerin başında sağlam bir iskân
                siyaseti izlemesi gelmektedir. İskân; yerleşik veya konar-göçer grupları kendilerinin veya
                devletin isteği doğrultusunda belli bir yöreyi Türkleştirmek, İslamlaştırmak, şenlendirmek
                veya güvenliği sağlamak gibi nedenlerle başka bir bölgeye yerleştirme faaliyetlerine veri-
                len isimdir. Osmanlı’nın uygulamış olduğu iskân politikası, sadece nüfusun yerleştirilmesi
                olarak görülmemelidir. Yerleştirme işleminin yanında fethedilen yerlerde yol, su, cami,
                kervansaray gibi bayındırlık faaliyetleri de yürütülmüş ve bu toprakların vatanlaşması sağ-
                lanmıştır.  İskânlar gelişigüzel değil belirli bir plan-program çerçevesinde gerçekleşmiştir.
                Mesela iskân mahallerine bir hükûmet konağı yapılarak hem merkezi otorite hissettirilmiş
                hem de vatandaşın kolayca arz-ı hâlini bildireceği bir makam bulundurulmuştur. Ülkenin
                her köşesinin şen ve mamur edilmesi iskânın ana hedefleri arasında yer almıştır (Kalaycı,-
                Kızılkaya, 2012, s.361-368’den düzenlenmiştir).
                Aşağıdaki soruları metinden yola çıkarak cevaplayınız.

                1. Osmanlı Devleti’nin dünya devleti olmasında iskân siyasetinin etkileri neler olabilir?

                2. Fethedilen bölgelerin şenlendirilmesi için devlet hangi faaliyetleri gerçekleştirmiştir?
                3. “Arz-ı hâl” ne demektir?
                4. İskân siyaseti fethedilen bölgelerin vatanlaşmasını hangi yollarla sağlamıştır?

                5. Konar-göçerler niçin iskân ettirilmiş olabilir?
                6. Günümüzde ülkelerarasında yaşanan göç hareketlerine örnek veriniz.



                                                                                                          73
   24   25   26   27   28   29