Page 40 - Coğrafya 10 | 2.Ünite
P. 40
BEŞERÎ SİSTEMLER
İşçi Göçleri
Sanayi Devrimi sürecinde başta İngiltere'ye ol-
mak üzere Avrupa ülkele rindeki sanayi tesislerinde
çalışmak amacıyla kırsaldan şehirlere işçi göçleri ol-
muştur. II. Dünya Savaşı’na katılan Almanya, Fransa,
Belçika ve Hollanda gibi ülkeler, sınırları içerisinde
ortaya çıkan iş gücü açığını kapatmak ve kalkınma-
larına hız vermek amacıyla diğer ülkelerden göç al-
mıştır. Avrupa'nın bazı ülkeleri ile Kuzey Afrika'da
yer alan ülkeler ve Türkiye'den çok sayıda insan
işçi olarak Avrupa'ya göç etmiştir. Amerika Birleşik
Devletleri’ne de diğer kıtalardan işçi göçleri gerçek-
leşmiştir (Görsel 2.28). Türkiye ile Almanya arasın-
da 1961 yılında İşçi Göçü Antlaşması imzalanmıştır. Görsel 2.28: İtalya'dan Amerika Birleşik Devletleri'ne işçi ola-
Daha sonra diğer Avrupa ülkeleriyle de (Hollanda, rak gitmek için gemi bekleyen insanlar
Fransa, Avusturya) benzer anlaşmalar yapılmıştır. Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri, Katar ve Suudi Arabistan
gibi petrol zengini ülkeler de son yıllarda dışarıdan çok sayıda işçi almaktadır. Günümüzde benzer şekilde
ülkeler arasında işçi göçleri devam etmektedir.
Savaşlar ve Sosyal Olayların Neden Olduğu Göçler
Ülkeler arasındaki savaşlar ve ülke içerisinde yaşanan sosyal ve siyasal çatışmalar, insanların göç etmesi-
ne neden olur. Bu göç olayı, hem ülke içinde hem de ülke dışına doğru olabilmektedir. 1951 yılında yürürlüğe
giren Birleşmiş Milletler Anlaşması’na göre dili, dini ve ırkı yüzünden bir toplumsal gruba ait olup bu du-
rumdan dolayı ülkesinde dışlanan ya da sahip oldu-
ğu siyasi bir görüşten dolayı ülkesinde takip edilme
korkusuyla ülke dışına çıkmış olan kimseler mülte-
ci olarak tanımlanmaktadır. Özellikle son dönemde
sayıları artan mülteciler, genellikle gelişmiş ülkelere
gitmeyi tercih etmektedir. SSCB'nin 1980'lerde Af-
ganistan'a müdahalesiyle şimdiye kadar görülen en
büyük mülteci akını yaşanmıştır. Ruanda'da 1994'te
meydana gelen iç savaş ise dünyadaki en büyük sı-
ğınmacı olaylarından birine sahne olmuştur. Yaklaşık
300 bin kişi başka ülkelere sığınmak zorunda kalmış-
tır. Geçmişte çeşitli ideolojik düşüncelerin etkisiyle
halk üzerinde oluşmuş baskıcı yönetimler; günü-
Görsel 2.29: Arakanlı mülteciler müzde de Myanmar, Etiyopya, Somali, Haiti, Sudan
vb. birçok yerde varlığını devam ettirmektedir (Görsel 2.29). Ayrıca Suriye’de yaşanan iç savaştan dolayı ül-
kesini terk etmek zorunda kalan çok sayıda insan, ülkemize ve Suriye’nin çevresindeki ülkelere sığınmıştır.
OKUMA PARÇASI
TÜRKİYE’NİN DÜZENSİZ GÖÇLE MÜCADELESİ
Türkiye, politik ve ekonomik açıdan gelişmemiş devletlerle zengin Batı ülkeleri arasında bir köprü konu-
munda olduğundan düzensiz göçmenler tarafından hedef ülke veya transit güzergâh olarak kullanılmakta-
dır. Ayrıca bölgesine göre gelişen bir ülke olan Türkiye’nin bu durumu göçmenler için hedef ülke konumuna
gelmesine neden olmuştur. Orta Doğu, Kafkasya ve Balkanlar’da yıllardır süregelen çalkantılar Türkiye’ye
kitlesel akınlara yol açmış, tarihsel bağları ve sorumluluk anlayışıyla ülkemiz zor durumda bulunan bu sı-
ğınmacılara kucak açmıştır. 1980’lerden sonra Türkiye sadece göç veren değil, göç alan bir ülke konumuna
gelmiştir. Küreselleşmenin getirdiği iletişim ve seyahat özgürlüğü tüm dünyada göç hareketliliğinde artışa
sebebiyet vermiş, Türkiye de bu küreselleşme sürecinden derinden etkilenmiştir. Tüm bu sebepler; ülkemi-
zin düzen siz göçle mücadelede stratejiler geliştirmesine, hukuksal reformlar yapmasına ve uluslararası iş
birlikleri geliştirilmesine neden olmuştur. (www.goc.gov.tr)
196