Page 12 - Coğrafya 11 | 2.Ünite
P. 12

BEŞERÎ SİSTEMLER

               Türk-İslam Şehirleri

               Türk toplumlarında şehirsel yerleşmelerin ilk olarak 8. yüzyılda ortaya çıktığı tahmin edilmektedir. İnsan-
            ların ticaret ve zanaatla uğraştığı ilk Türk yerleşmelerinden olan Beşbalık şehrinin etrafı güvenlik gerekçe-
            siyle surlarla çevrilmiştir. Mev lâna’nın doğduğu yer olan Belh’de ise hem şehrin etrafı hem de sahip olunan
            tarım arazileri surlarla çevrilerek saldırılara karşı korunaklı hâle getirilmiştir.
               İslamiyet’in kabulüyle Türkler tarafından göçebe yaşam tarzı yavaş yavaş terk edilmeye başlanmış ve bu
            doğrultuda 9. yüzyıldan itibaren Taşkent, Fergana, Buhara, Semerkant ve Tebriz gibi önemli Türk-İslam şe-
            hirleri ortaya çıkmaya başlamıştır (Görsel 2.14 ve 2.15). Bu şehirlerde ticaretin kalbinin attığı alanlar olan
            çarşılar oldukça gelişmiştir. Bu dönemde şehir hayatının içerisinde önemli bir yer teşkil eden dericilik, de-
            mircilik, terzilik ve ayakkabıcılık gibi mesleklerin icra edilmesi sosyal, kültürel ve ekonomik hayatın da ge-
            liştiğinin önemli bir göstergesidir. Ayrıca bu şehirlerin İpek Yolu güzergâhında kurulması, ticari faaliyetlerin
            gelişmesinde oldukça etkili olmuştur.





















              Görsel 2.14: Taşkent Camii (Özbekistan)            Görsel 2.15: Kalan Camii (Buhara / Özbekistan)
               Maveraünnehir Bölgesi’nde yer alan Semerkant ve Buhara, sahip olduğu verimli topraklar ve İpek Yolu
            üzerinde  yer  almasından  dolayı  sürekli  olarak  sal dırılara  maruz  kalmıştır.  Büyük  Selçuklular  Dönemi’nde
            şehirleşme oldukça gelişmiş ancak 13. yüzyılda Moğol saldırıları sonucu bölgedeki şehirler yıkılarak şehir
            yerleşim alanları dağılmıştır. 14. yüzyılda Timur tarafından alınan bu şehirler, yeniden inşa edilerek eski gö-
            rüntülerine tekrar kavuşturulmuştur. İlerleyen süreçte Timur Devleti’nin başkenti olan Semerkant; Uluğ Bey
            Dönemi’nde bilim, sanat ve kültür alanlarında gelişen bir şehir hâline gelmiştir. Bu gelişmede Uluğ Bey tara-
            fından yaptırılan rasathanenin büyük bir etkisi olmuştur (Görsel 2.16).
               Türklerin Anadolu’ya göç etmesiyle bu topraklarda birçok şehir kurulmuş ya da mevcut şehirlerin geliş-
            mesi  sağlanmıştır. Bursa, Konya ve Kayseri bu şehirlere örnek verilebilir (Görsel 2.17). Bahsedilen şehirlerin
            merkezle rindeki cuma camilerinin ya kınlarında kurulan bedesten ve çarşılarda başta tekstil olmak üzere
            birçok ürünün ticareti yapıl maktaydı. Anadolu’daki Türk-İslam şehirlerinin ekonomik yönden gelişmesinin
            temelinde kervan ticaretinin önemi büyüktür. Konya, 12. yüzyılda etrafı surlarla çevrili küçük bir şehirken 14.
            yüzyılda nüfusu artan ve zanaatçılar için ayrı ayrı çarşıların kurulduğu bir şehir hâline gelmiştir. Yapılan bu
            faaliyetler ticaret hayatının gelişmesine ciddi anlamda katkı sunmuştur.





















             Görsel 2.16: Uluğ Bey Rasathanesi (Semerkant / Özbekistan)  Görsel 2.17: Mevlana Müzesi (Konya)

       64
   7   8   9   10   11   12   13   14   15   16   17