Page 25 - Felsefe 11 | 2.Ünite
P. 25
MS 2. Yüzyıl-MS 15.
2. ÜNİTE Yüzyıl Felsefesi
Metin Analizi
Aşağıdaki metni okuyup metinden hareketle verilen soruları cevaplayınız.
DİN VE FELSEFE
Felsefe, dinde yer alan her şeyi araştırır. Eğer felsefe dini iyi kavrarsa felsefenin anlayışıyla dinin anlayışı
arasında bir fark kalmaz ve dolayısıyla bilgi bakımından daha yetkin bir dereceye ulaşmış olur. Eğer felsefe
dini iyi bir biçimde kavrayamazsa insan aklının bu konudaki yetersizliği bilinmiş olur ve onu yalnızca din
kavrar.
…
Dinler ise genel olarak halkı eğitmeyi amaçlar. Bununla birlikte halkın ortak ihtiyaçlarıyla ilgilenmesinin
yanı sıra bilge kişilerin (filozofların) özel ihtiyaçlarını da gözetmeyen hiçbir din yoktur. Özel bir insan zümre-
sinin varlığı ve mutluluğun gerçekleşmesi ancak halk zümresiyle işbirliği yapmak suretiyle tamamlanacaktır.
Bu yüzden söz konusu özel sınıfın varlığı ve hayatı için genel eğitim ve öğretim ya çocukluk ve ergenlik sıra-
sında zorunludur. (…) Kendisine öğretilmiş olan dini ilkelerden kuşku duyduğunu açıkladığı ya da bunları
peygamberlerin bildirdiklerine aykırı bir biçimde yorumladığı ve onların yolundan saptığı takdirde kendisine
kâfir denmeye en layık kişi olur. Bunu ve böyle bir durumun öğrenim gördüğü dinde küfür cezasıyla cezalan-
dırılacağını bilmesi, erdeminin bir gereğidir.
…
Her din vahye dayanır ve akıl da onunla iç içe bulunur. Yalnızca akla dayanan bir din bulunabileceğini
kabul eden kimsenin zorunlu olarak böyle bir dinin hem akla hem de vahye dayanan dinden daha eksik
olduğunu kabul etmesi gerekir. Herkesin birleştiği görüşe göre insan davranışlarına ve karakterlerine ilişkin
ilkelerin taklide dayalı olması gerekir. Takınılan davranış ve yapılan hareketin zorunlu olması, ahlaksal ve
uygulamalı hareketlerden kaynaklanan erdemlerin varlığından başka bir yolla kanıtlanamaz.
…
Filozoflara göre Tanrı’dan gelen dinler; insanları, bütün insanların ortaklaşa olarak izleyebilecekleri yol-
lardan bilgeliğe (hikmete) yönlendirdikleri için zorunludur. Çünkü felsefe, mutluluğun yolunu kimi insan-
lara ussal olarak göstermektedir. Felsefenin işi, şeylerde bulunan incelikleri (hikmet) öğretmektir. Din ise
tüm insanlığı bilgilendirme amacıyla gönderilmiştir. Bununla birlikte hiçbir din yoktur ki bilge kişilere özgü
konularda birtakım uyarılarda bulunmuş olmasın ve aynı zamanda sıradan insanlarla da ilgilenmiş olmasın.
İbn Rüşd, Tutarsızlığın Tutarsızlığı
1- Metinde kırmızıyla yazılan kavramlarla ne anlatılmak istenmiştir?
2- Metinde altı çizili yerde belirtilmek istenen düşünce nedir? Açıklayınız.
3- İbn Rüşd neden dinin içinde aklın bulunduğunu düşünmektedir?
4- İbn Rüşd’ün metinde ifade ettiği din ve felsefe ilişkisini günümüz açısından önemi nedir?
Değerlendiriniz.
63