Page 94 - Türk Dili ve Edebiyatı 11 | Kavram Öğretimi Kitabı

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
46 TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 11 Öğretim Programları ve Ders Kitapları Daire Başkanlığı
Kavram Öğretimi
7. ÜNİTE : TİYATRO > Bilgilendirici (Öğretici) Metinler > Cumhuriyet Dönemi’nde Tiyatro
Kavram : Epik Tiyatro
Genel Beceriler : Bilgi Okuryazarlığı
Alan Becerileri : Yazma Becerisi

Çalışmanın Adı OYUNA GELİN 20 dk.
Çalışmanın Amacı Epik tiyatronun genel özellikleri açıklayabilme.

Yönerge: Aşağıdaki metni ve bilgileri okuyunuz. Bunlardan hareketle soruları cevaplayınız.

BUZLAR ÇÖZÜLMEDEN
Zor kış koşulları nedeniyle yolların ve iletişimin kapandığı bir kasabaya yeni bir kaymakam gelir. Bu
kaymakam, daha öncekilerden farklıdır. Kurulu olan düzeni değiştirmeye başlar. Kasabadaki kara-
borsacılara ve ağalara boyun eğmez. Birçok olaya kendince müdahale eder, gidişatı değiştirir. An-
cak kasabanın önde gelenleri bu durumdan memnun değildir. Bu sebeple kaymakama tuzak kurarlar.
Kaymakam kurulan tuzaktan Hatice ve Deli Çavuş’un yardımlarıyla kurtulur. Kaymakamla bir türlü
başa çıkamayan kasaba ileri gelenleri bu kez eşkıya Yılanoğlu’ndan yardım ister. Yılanoğlu, Deli
Çavuş’u kaymakam zannederek öldürür. Bir müddet sonra kaymakam vekili ile jandarma komutanı
gelir, Yılanoğlu yakalanır. Önce kimse kaymakamı ve jandarma komutanını tanımaz. Sonra anlarlar
ki kaymakam sandıkları kişi, akıl hastanesinden kaçan bir delidir.
BEŞİNCİ MECLİS (Öncekiler sonra Hatice)
(Gürültü, birden kesilir. Kapı sert bir darbe ile ardına kadar açılır. Ve Hatice elinde bir sopa ile içeri
atılır.)
HATİCE: Kaymakam nerede?
KAYMAKAM VEKİLİ: Benim.
HATİCE: Yok, sen değil, ben bizim kaymakamı sordum. Hahh işte.
(Gider, yere diz çöker ellerine sarılır.) … seni sağ ve salim bulduğumuza
bin şükür. Üzülme, millet seni istiyor, sen yine kaymakam kalacaksın. Çık
şuradan görün, yoksa işin sonu kötü olacak.
SARI MAHMUT AĞA: Anlaşıldı, bütün kasaba çıldırmış.
ŞEREF HAKARAR: Aldırmayın, kuru gürültüdür. … çil yavrusu gibi dağı-
lırlar.
HACI MURAT: Kaymakam Bey, himayeniz altındayız haaa, unutmayın...
Fesuphanallah...
KAYMAKAM VEKİLİ: Korkmayın.
HACI MURAT: Yok neden korkacakmışım. Üç beş baldırı çıplak … ne çıkar.
HATİCE: Cümle kapısından başını uzat hele. Ne çıkacağını görürsün… Görsel: Buzlar Çözülmeden
oyunu afişi
KAYMAKAM VEKİLİ: Sakin olalım, sakin olalım. (Gürültü yeniden başlar.
Deli Kaymakamı isteriz sesleri duyulur.)
HATİCE: Ben dedim, seni görmeden bu millet susmaz. Çık görün kurban olduğum.
KAYMAKAM VEKİLİ: Evet, doğru söylüyor. Çıkıp halka görünün.
Bunu ben de istiyorum. (Kaymakamla Hatice balkona çıkarlar, “yaşa... varol...” sesleri etrafı çınlatır.
Kaymakam eliyle selam verir. Bu sırada jandarma kumandanı içeri girer.)
HACI MURAT: Ortalık yatışıncaya kadar bizim tutukluğumuzun devamı uygun olur sanırım Kayma-
kam Bey... Fesuphanallah...
SARI MAHMUT AĞA: Evet, ben de bu fikirdeyim.
KAYMAKAM VEKİLİ: Zaten kendiliğinden bu böyle olacak. Sizin tahliyenize ben karar veremem.
Bu ancak hâkimin işidir.
ŞEREF HAKARAR: Fakat bir masumun bile bile özgürlüğünü tehdit etmek affedilmez bir suç olur.
KAYMAKAM VEKİLİ: Bana dava vekili ağzı yapmayın. Ukalalık istemem. Yüzbaşı al götür bunları.
Halk dağılıncaya kadar bir odada tut. Sonra bu ikisini hapishaneye teslim eder, dava vekilini de serbest
bırakırsın.

92