Page 192 - DESEN 12
P. 192
4. ÜNİTE DESEN ÇALIŞMALARINDA ÜSLUP
OKUMA PARÇASI
SANAT AKIMI BAĞLAMINDA DESEN PRATİĞİ
Empresyonizm (İzlenimcilik) Temsilcilerinde Desen
(…) Empresyonist ressamlar, atölye resmini bırakarak çalışmalarını doğa önünde yapmışlardır. Gün
ışığını kaynak olarak alan emprestyonistler için parlak güneş önemlidir. İzlenimciler ışığın nesne
üzerinde yarattığı renk değerleriyle ilgilenmişlerdir. (…)
Görünen nesnenin yapısından uzaklaşarak ışığın etkisine konsantre olduğu için desen ortadan kal-
kar. Rönesans’ın biçim ile ilgili perspektifi yerine, renge dayalı bir perspektif ortaya çıkar. Edouart
Manet (Edvar Meney), Empresyonizm’in kurucusudur. Büyük ressamları ve Velazquez’i (Valaskes)
inceleyerek resme başlamıştır. Uzun araştırmalarla ışığın madde üzerindeki değişik renk etkilerinin
değiştiğini saptamıştır. (…) İlk bakışta desenleri tamamlanmamışlık hissi uyandırır. Resimlerinin
motifleri ilk bakışta birer detay gibi görünür ve alelacele seçilmiş izlenimini uyandırır. Bu resim tarzı
izlenimcileri hatırlatır (Görsel 4.44).
Degas’ın (Digaas) sanatının temelinde eskiz vardır. Bale provası gibi tesadüfi anları, hızla yaka-
lanmış enstanteneleri güçlü çizgilerle yüzeye yansıtmıştır. Degas iyi bir izlenimcidir; çünkü anı ya-
kalamak konusundaki yetkinliği hızlı hareketlerin başarılı ve etkileyici bir şekilde uyguladığının
sonucudur. Eskiz veya ön çalışma Degas’ın sanatının önemli bir bölümünü oluşturur. Genellikler
bale provası yapan figürleri ele aldığı görülür. Degas desenlerinde pastel boya kullanmamış olsa-
da karakalem ile yaptığı desenlerinde pastel efektinin olduğundan bahsedebiliriz. Çizginin ışığın
değerine göre derecelendirilmesine Degas’ın desenlerinde tanık olmaktayız. Çizgi artı ton, yani
çizgi ile tonu oluşturma eyleminin açık sonuçlarını görmekteyiz (Görsel 4.45).
Görsel 4.44: Trajik Aktör, Hamlet Rolünde Görsel 4.45: İki dansçı, 1879, Edgar Degas,
Rouvière (Ruye), 1905, Edouard Manet, Metropolitan Müzesi, ABD
Metropolitan Müzesi, ABD
190

