Page 49 - MÜZE EĞİTİMİ 12
P. 49
Eski Yunan Pantheon’unda [Panteon (Antik Yunan eserlerinin sergilenip korunduğu bir bilim merkezi
Tapınağı)] nağme ve şiir ilham eden tanrıçalardı. hâline getirilmiştir. Bina, günümüzdekilerden fark-
Kızlardan her biri, güzel sanatların bir dalını temsil lı olsa da müze kavramının oluşmaya başladığını
etmekteydi. Müze kelimesi, Antik Yunanlılar tara- gösteren en eski örneklerden biri olarak kabul edil-
fından güzel sanatları temsil eden kızlara verilen mektedir.
müz isminden türemiştir. Bu kızlar için bir tepede MÖ 3. yy.da Bergama’da bulunan Pergamon Kü-
müze (museon) adlı bir mabet yapılmıştır. Müze, tüphanesinde büyük bir koleksiyon oluşturulmuş-
müzlerin mabedi anlamına gelir.
tur. Pergamon Kütüphanesinde kitapların yanında
2.1.2. İlk Koleksiyonların Oluşturulması ve birçok heykel de sergilenmiştir. Burada Homeros
Müzeciliğin Gelişimi ve Herodot gibi bilginlerin heykel ve büstleri bulun-
maktadır (Görsel 2.5).
Müzeciliğin atası sayılan koleksiyonculuk, in-
sanlıktarihinde kendiliğinden gelişen bir olgudur.
Önemlieserleri bir araya getirme, saklama ve
toplama gibimüzeciliğin temelini oluşturacak ilk
hareketlermilattanönceki yıllara dayanmaktadır.
Tarih içinde doğal ve insan elinden çıkma yapıt-
ların bazı mezarlarda bir arada toplanması, Mısır
ve Mezopotamya’da kıymetli eşyaların tapınakların
hazine dairelerinde, piramitlerde ya da saraylarda
bir araya getirilmesi müzeciliğin ilk adımları olarak
nitelendirilebilir. Bunun yanında Antik Yunan’da
sanatsal özelliği olan eserlerin tapınakların hazine
dairelerinde saklanması ve savaş galibi komutan
veya kralların elde ettikleri hazineleri halka göster-
mek için gerçekleştirdikleri sergiler (güç gösterisi),
ilk müzecilik hareketleri olarak gösterilebilir. Görsel 2.3: Hazine binası, Delphi (Delfi), Atina, Yunanistan
2.1.3. İlk Çağ’dan Başlayarak Günümüze Kadar
Dünya Tarihinde Müzeciliğin Gelişimi
Sergileme ve koleksiyonculuğun çok eskilere daya-
nan bir geçmişi vardır. İlk çağlardan itibaren Ana-
dolu, Eski Mısır ve Mezopotamya uygarlıklarına ait
mezar, saray ve konutlarda kutsal eşya, hazine,
değerli kap ve silah aletleri gibi eserlerin toplanıp
saklanması bunun en önemli göstergesidir.
Romalılar, ganimet olarak getirilen Yunan heykelle-
rinden koleksiyon oluşturmayı ve eser kopyalamayı
kültürlerinin bir parçası hâline getirmişlerdir. Hatta
Romalıların Yunan heykellerinin bir araya toplana-
rak sergilendiği “Pinakothek”e (Pinakotek) sahip
olmaktan büyük onur duydukları bilinmektedir. Görsel 2.4: Kral II. Ptolemy Philadelphus Heykeli, Mısır
Müzecilik olarak tanımlanabilecek ilk örnekler An-
tik Yunan Dönemi’nde ortaya çıkmıştır. Değerli eş-
yaların, sanatsal nesnelerin, ganimetlerin ve kutsal
eşyaların toplandığı Treasury (Trezuri) adı verilen
hazine binalarının ilk kez bu dönemde yapıldığı dü-
şünülmektedir (Görsel 2.3).
Yazı araç gereçlerinin gelişmesiyle özellikle Ak-
deniz havzasında kütüphaneler kurulmaya başla-
mıştır. MÖ 3. yy.da Mısır’ın İskenderiye şehrinde
Ptolemy Philadelphus (Pitolemi Filadelfus), sarayın
bir bölümünde müze ve kütüphaneden oluşan bir
merkez kurdurmuştur (Görsel 2.4). Bu mekân, aynı
zamanda çeşitli konferans salonları ve gözlemevi
gibi birimlerin yer aldığı; bilimsel aletler ve sanat Görsel 2.5: Bergama Antik Kenti maketi
47