Page 163 - GENEL SANAT TARİHİ 10
P. 163

EKLER

            külliye        : Selçuklular ve Osmanlılarda bir cami ile birlikte kurulmuş medrese, muvakkithane, türbe, aşhane, daruşşifa,
                            hamam, sebil, çeşme, çarşı ve benzeri yapıların meydana getirdiği dinî ve toplumsal merkez.
            kümbet         : Gömme bölümü, gövde (ziyaret) bölümü ve kubbesinin üstünde külahı bulunan mezar anıtları için kullanılan
                            ad.
                                                        M-N
            manifesto      : Bildiri.
            melankolik     : Hüzün veren, hüzün belirtisi olan.
            mihrap         : Camilerin kıble duvarında bulunan ve imamın namaz kıldırırken durması için ayrılan girintili yer.
            minber         : Camilerde hatibin üzerine çıkıp hutbe okuduğu, merdiveni ve çoğu kez üstü külahlı bir bölümü olan yere
                            verilen isimdir. Ahşap veya taştan yapılır ve korkulukları bezemelidir.
            mistik         : 1. Mistisizm yanlısı olan, ilahiyat veya mistik yaşamla uğraşan kimse, gizemci. 2. Mistisizmle ilgili.
            mitoloji       : Mitleri, doğuşlarını, anlamlarını yorumlayan; inceleyen bilim.
            mitolojik      : Çok tanrılı dinlerde tanrı ve yarı-tanrıların eylemleri ile onların insanlarla ve diğer yaratıklarla ilişkileri konu-
                            sundaki efsane, öykü, inançlar bütünü.
            mozaik         : Türlü renklerde, küçük küp biçiminde mermer, taş veya pişmiş toprak parçalarının yan yana getirilmesiyle
                            yapılan resim veya süsleme işi.
            mozaik çini    : İslam sanatında yapı yüzeylerini süslemek için renkli sırlı tuğlaların çeşitli biçimlerde kesilmesi ve  bir mozaik
                            gibi yan yana dizilerek uygulanması tekniğidir.
            mulaj          : Bir şeyin balmumu, alçı gibi bir maddeyle kalıbını çıkarmak için yapılan işlemlerin tümü.
            noktacılık
            (puantilizm)   : 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başlarında Fransız neoempresyonist (yeni izlenimci) ressamlar tarafından yaygın
                            olarak kullanılmış bir resim tekniği. Çok sayıda ufak temel renk noktasının birbiriyle karıştırılmadan bir araya
                            getirilmesi ve izleyicinin gözünde çeşitli ara renklerin illüzyonunun oluşturulması.
                                                        O-Ö
            obje           : Nesne.
            optik          : 1. Görme ile ilgili olan. 2. Fizik biliminin ışık olaylarını inceleyen kolu.
            orfizm         : Kübizm akımı içinde renge öncelik tanıyan eğilim.
            oryantalizm    : Doğu bilimi.
                                                        P-R
            payanda        : Kemerin ağrılığını dışarıdan dengeleyerek binayı güçlendirmeye yarayan duvar yapısı.
            portal (taç kapı)   : Yapıların anıtsal girişli kapılarına verilen ad.
            poster         : Duvara asılmak üzere kullanılan büyük boy resim.
            primitif sanat   : Afrika kabileleri ya da adalarda yaşayan ilkel toplulukların geleneksel sanatlarını tanımlamak için kullanılan
                            terim.
            rasyonel       : Akla dayanan, ölçülü, ussal, hesaplı.
            rasyonalizm    : Bilginin doğruluğunun duyum ve deneyimde değil düşünce ve zihinde temellendirilebileceğini öne süren
                            felsefi görüş.
            rekonstrüksiyon   : Yeniden kurma, tasarlama.
            revak          : Sütun ve payeler tarafından taşınan kemerler arkasında yer alan, üstü örtülü, uzun bölüm. Güneş ve yağıştan
                            korumalı yürüme bölümü.
            ribat          : Kaynağı ileri karakol anlamında olan yarı askerî yapılardır. Sonradan han ve kervansaraylar için geç döneme
                            kadar kullanılan yerleşik bir terim.
            rumi           : Anadolu Selçuklularının üsluplaştırdıkları filiz, yaprak ve hayvan motiflerinden oluşmuş süsleme.
                                                        S-Ş
            sahın (nef)    : Cami ve kiliselerde sütun sıraları ve sütun ile duvar arasındaki bölümler, mekânların her biri.
            sentez         : Birleşim.
            simgecilik     : Sembolizm.
            slogan         : Kısa ve çarpıcı propaganda sözü.


                                                                                                   161
   158   159   160   161   162   163   164   165   166   167   168