Page 40 - ÜÇ BOYUTLU SANAT ATÖLYE 11
P. 40
ÜÇ BOYUTLU SANATA GİRİŞ
Üç Boyutlu Sanatlarda Soyut ve Somut Form
Doğa gözlemi, sanatçının yaşamında önemli bir
yer tutar. Doğa, sanatçının biçimi algılamasına ve onu
forma dönüştürmesine yarayan en önemli kaynaktır.
Doğadaki biçim ve ritimler sınırsızdır. Teknoloji döne-
minden önce sanatçılar doğa formlarından fazlasıyla
etkilenmiştir. Yaratımlarını, somut olanı yani doğayı
taklit ederek oluşturmuşlardır. Üç boyutlu biçimlen-
dirme çalışmalarında doğal gerçekliğin birebir takli-
di tercih edilmiş, duyusal olarak algılanan her nesne
somut forma dönüştürülmüştür (Görsel 1.47). 20. yy.
dan sonra sanatçının, doğal formların iç yapı çözüm-
lemeleri ve doğayı kendi bakış açısıyla yorumlama
çabası ile çağdaş sanatın temelleri atılmıştır. Çağdaş Görsel 1.47: David (Detay), Michelangelo, 1501, Mermer, İtalya
sanatta bir formun ayrıntılarının yok edilmesi yani
soyutlama, nesnelerin özelliklerinden sıyrılmış olan
bütün genel kavramları kapsamaktadır. Soyut form,
sanatçının yarattığı yeni bir biçim olarak tanımlanır.
Burada sanatçının zihinsel süreci önemlidir. Geçmişte
kazanılmış deneyimler, alışkanlıklarımız, toplumsal
ve kültürel çevre vb. pek çok şey görme gücünü etki-
leyen etmenlerdir. Sanatçı edindiği bu görme gücü ile
çeşitli yaşantılara ilişkin oluşturduğu soyut kavram-
ları, anlatımsal bir forma dönüştürür. Bu bağlamda
en güzel örneklerden biri de çağdaş heykel sanatçı-
larımızdan Mehmet Aksoy’un çocukluğunda dinlediği
‘‘Yılan Hikayeleri’’ sanatçının üretim sürecinde çarpıcı
soyut formlara dönüşmüştür. Bu dönüşüm, çocuklu-
ğunda biriktirdiği imgelerin kavramlaşarak anlatım-
sal formlar oluşturmasını sağlamıştır (Görsel 1.48).
Çünkü her sanatçı yaşadığı kültürün bilgi birikimini
kavrar, bilgi olarak içselleştirir, daha sonra da kompo-
zisyon eleman, ilke ve kavramları ile düşünerek farklı
tarzlarda biçim dili oluşturur. Bu biçim dili; sanatçının
algılama, gözlem yapma ve bilgi birikimi ile birleşerek
soyut veya somut plastik bir biçime dönüşür. Görsel 1.48: Yılan Hikâyekeri, Mehmet Aksoy, 2010, İstanbul
Soyut sanat örneklerini dört ana başlık altında toplamak mümkündür. Bunlar sadeleştirme (stilizasyon),
biçim bozma (deformasyon), başkalaşma (metamorfoz) ve dönüşüm (transformasyon) olarak adlandırılır.
Sadeleştirme
Nesnenin özünü ortaya çıkartmak için sadeleştirme yöntemini kullanıp formun ilk hâliyle bağlantısını azal-
tarak yeniden yorumlamayı ilke edinir.
Biçim Bozma
Bilinen gerçekliğin tanınabilir kalmasıyla birlikte oluşturulan formda, doğada rastlanmayacak nitelikte bir
biçim değişimi söz konusudur. Ürüne farklı açılardan bakıldığında farklı görüntüler algılanır.
Başkalaşma
Birbiri ile ilgisi olmayan iki farklı nesnenin bir araya getirilerek bir bütün oluşturulması çabasıdır. Görünen
gerçeğin farklı bir boyutta algılanması ve ifade zenginliği amaçlanır.
Dönüşüm
Bir formun birimlere ayrılıp bu birimlerden yeni biçimler oluşturulması ve ortaya çıkan benzeşmeye yeni
anlamlar yüklenmesi ile gerçekleşir.
37
37