Page 18 - Türkçeyi Etkili Kullananlar
P. 18
A hmet Hamdi Tanpı
AHMET HAMDİ TANPINAR
(1901-1962)
Hayatı ve Eserleri
İstanbul’da doğmuştur. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesini bitirmiştir. Liselerde,
yüksekokullarda öğretmenlik yapmıştır. İstanbul Üniversitesi “Yeni Türk Edebiyatı” profesörlüğüne
atanmıştır. Milletvekilliği, Millî Eğitim denetçiliği gibi görevlerden sonra, ölümüne kadar çalıştığı
üniversitedeki kürsüsüne dönmüş ve 1962 yılında İstanbul’da vefat etmiştir.
Şiirler, şiir; Abdullah Efendi’nin Rüyaları, Yaz Yağmuru, Hikâyeler öykü; Huzur, Saatleri Ayarlama Enstitüsü,
Sahnenin Dışındakiler, Mahur Beste roman; Beş Şehir, Yaşadığım Gibi, Mücevherlerin Sırrı deneme; On
Dokuzuncu Asır Türk Edebiyatı Tarihi araştırma ve inceleme türünde verdiği eserlerinden bazılarıdır.
Türkçeye Katkıları
• Tanpınar, büyük bir sanatkâr ve fikir adamı olmakla birlikte sanatçı kişiliği akademisyenliğinin
önünde olduğundan Türkçe için kıymetlidir. Cumhuriyet neslinin ilk öğretmenlerindendir.
• Şiir, öykü, roman, deneme, makale, araştırma ve inceleme olmak üzere birçok türde eser vermiştir.
Kendisi ve eserleri hakkında onlarca makale ve kitap yazılmış; yüksek lisans ve doktora çalışmaları
ile ulusal düzeyde toplantılar düzenlenmiştir.
• Sanatçının eserlerine yurt içinde ve yurt dışında büyük ilgi gösterilerek eserleri kırk dile çevrilmiştir.
• Türk tarih ve medeniyetine Yahya Kemal’in açtığı pencereden bakmayı öğrenen Tanpınar’ın mâzi ile
arasındaki bağlantıyı sağlayan unsurların başında musiki, mimari ve şiir gelmektedir. Mimariyi “millî
hayatın koruyucusu”, şiiri ise bir tür “iç kale sanatı” olarak görmüştür.
• Tanpınar; On Dokuzuncu Asır Türk Edebiyatı Tarihi adlı eserini daha önceki yanlış değer yargılarını
değiştirmek, edebiyat tarihini bilgi yığını bir kitaba çevirmemek, onu bir sanat eseri gibi yazmak,
okuyucuda zihnî zevkler alışkanlığı geliştirmek amaçlarıyla yazmıştır.
• Felsefi, toplumsal meseleleri işlemesi ve kültür ögelerine romanlarında geniş yer vermesi nedeniyle
bir “kültür romancısı” olarak değerlendirilmiştir.
• Sembolizme, empresyonizme varan bir belirsizlikle psikolojik anları işlemiştir. Öykü ve romanlarında
“Tek bir insan çevresinde dünyayı toplamak” istemiş; yaşantısını, istek ve umutlarını, acı ve
sevinçlerini eserlerine konu yapmıştır.
• Romanlarındaki dil, söz varlığı bakımından Türk edebiyatının en zengin örneklerindendir.
Eserlerinde özgün benzetme ve mecazlar görülür.
• Kitabına aldığı şiirlerinin hepsi hece vezniyledir. Yurt sevgisi, geçmiş özlemi, sevme-sevilme isteği,
şiirlerinde sık sık karşılaşılan motiflerdir.
• Seçkin, çeşitli mecazlara, düşüncelere, soyut sözcüklere geniş yer veren, kendine özgü zengin bir
cümle yapısı vardır. Şiir diliyle nesir dili arasında kesin bir ayrılık görülmez. “Şiirde sustuğum şeyleri,
roman ve hikâyelerimde anlatırım.” der.
16 Türkçeyi Etkili Kullananlar