Page 81 - Felsefe Sınıf İçi Değerlendirme
P. 81
ÖĞRETMEN REHBER KİTABI
SINIF İÇİ DEĞERLENDİRME ÖRNEĞİ 20
PERFORMANS GÖREVİ
FELSEFİ METİN ANALİZİ
Yönerge:
Sevgili öğrenciler; bu görevde sizlerden aşağıda verilen felsefi metnin analizini yapmanız beklenmektedir. Felsefi
metin analizi, metni oluşturan ögelerin ayrıştırılarak belirlenmesi ve bu ögeler arasındaki ilişkilerin tespit edilmesini
içerir. Felsefi metin analizi yaparken aşağıdaki hususlara dikkat etmeniz size kolaylık sağlayacaktır.
Görevinizi yaparken:
• Metinde geçen felsefi kavramlar nelerdir?
• Metinde ele alınan problem nedir?
• Filozofun ele alınan probleme ilişkin görüşü nedir?
• Filozofun görüşü kendi içinde tutarlı mıdır?
• Metinde ala alınan görüş hangi argümanlarla temellendirilmiştir?
sorularının cevaplarını bulmanız, metnin analizini yapmanızda size yardımcı olacaktır.
Görevinizin sonunda:
• Analiz yaparken, sorulara verdiğiniz cevapları not ediniz.
• Bulduğunuz cevapları grup arkadaşlarınızın cevapları ile karşılaştırıp birlikte tartışarak kapsamlı bir sunu elde
ediniz.
• Elde ettiğiniz analiz sunusunu sınıfta arkadaşlarınız ile paylaşıp öğretmeninize teslim ediniz.
Bir başkasını sıkı sıkıya tutunduğu bir yanlışla çatışan bir doğruya ikna etmek için ria-
yet edilmesi gereken ilk kural kolay ve doğal bir kuraldır, yani: önce mukaddem ( öncüller)
gelsin, istidlal (vargı) onu takip etsin. Ancak bu kurala nadiren riayet edilir, hatta tersine
çevrilir; çünkü heveskârlık, acelecilik ve dogmatik güven bizi sonuç yahut istidlali onun
tam karşısındaki yanlışa bağlı olan kimsenin yüzüne gürültüyle patırtıyla ilan etmeye sevk
eder. Bu onu kolayca çekingen ve ihtiyatlı hale getirir, ardından da bunların hangi sonucu
getireceğini bildiğinden bir temellendirmenin dayanağı olarak ileri sürülen bütün esas /delil
ve öncüllere kararlı biçimde karşı çıkar. Bu yüzden ulaşılmak istenen sonuç bütünüyle
gizlenmeli ve sadece ona varmak için gerekli olan temellendirmenin öncül ve illetleri açık
seçik, tam ve her açıdan verilmelidir. Hatta eğer mümkünse bu sonucu açık açık dile getir-
mekten dahi kaçınmalıyız. O dinleyicilerin aklında zorunlu ve mantıki olarak kendiliğinden
belirecektir ve onların içinde oluşan kanaat böylece çok daha samimi olacaktır; ayrıca ona
utanç hissi yerine öz saygı eşlik edecektir. Güç ve sıkıntılı durumlarda, aslında peşinde
olduğumuz sonucun tam tersi bir sonuca ulaşmak istiyormuş gibi bir tavır ve kılığa bile
bürünebiliriz.
Arthur Schopenhauer, Tartışma Sanatının İncelikleri
81