Page 130 - BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR TARİHİ 12
P. 130
Mustafa Kemal Atatürk ve Okçuluk
Atatürk, Türk kültür tarihine duyduğu özel ilgisi nedeniyle okçuluğa büyük önem vermiştir.
Ateşli silahların icadı ile önemini yitiren ve Osmanlı Devleti’nin çöküş döneminde spor faaliyeti olarak
çok rağbet görmeyen okçuluk, Atatürk’ün özel ilgisiyle çağdaş anlamda hızlı bir gelişme göstermiştir.
Atatürk, millî spor olarak addettiği okçuluğun “canlandırılması, inkişafı ve eski şöhretine yeniden sahip
olabilmesi” amacıyla çalışmalara başlanması yönünde ilgililere talimat vermiştir. Atatürk’ün talimatları
doğrultusunda 1923 yılında Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı bünyesinde Okçuluk Federasyonu kurul-
muştur. 1937 yılında ise Beyoğlu Halkevi bünyesinde Ok Spor Kurumu kurulmuştur (Görsel 5.15).
1937 yılındaki Gençlik ve Spor Bayramı gösterilerinde ilk kadın Türk okçuları arasında yer alan
Betül Diker (Or), Atatürk’ün dikkatine mazhar olmuş ve Atatürk bu sporcunun eğitimi ile ilgilenilmesi için
söz konusu kurumun başkanı Halim Baki Kunter’e talimat vermiştir (Görsel 5.16).
Görsel 5.15: Okçular Görsel 5.16: İlk kadın okçu Betül Diker
Günümüzde İstanbul’da Okmeydanı’nda yaklaşık 5.000 metrekarelik bir alan üzerinde kurulmuş
olan Okçular Tekkesi bulunmaktadır. Okçular Tekkesi; mescit, hünkâr kasrı, konferans salonu, müze ve
kütüphane olmak üzere beş ana bölümden oluşmaktadır. Hünkâr kasrı dışında tüm yapıları tek katlı
olan bu külliyenin içinde hünkâr odası dışında iki büyük toplantı salonu, 200 kişilik bir konferans salonu,
okçuluk tarihi ile ilgili bir kütüphane ve bir müze yer almaktadır. Soyunma odaları, hakem ve haberleşme
odalarının yanı sıra okçuluk için gereken eğitimlerin verileceği iki eğitim salonu, bir kondisyon merkezi
ve geniş bir kafeterya bulunmaktadır. Ayrıca bütün yapı genişliği boyunca uzanan ve kışın ok atma çalış-
maları yapmak için kullanılan bir de kapalı antrenman bölümü bulunmaktadır (Görsel 5.17).
Görsel 5.17: İstanbul Okçuluk Vakfı
128 CUMHURİYET DÖNEMİNDE BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR