Page 22 - OKÇULUK
P. 22
1. ÜNİTE
İstanbul’un fethi sonrası, Fatih Sultan Mehmet
Han -okçuluğun gelişmesi için- sadece ok talimle-
rinde ve antrenmanlarda kullanılmak üzere tahsis
ettiği “Okmeydanı” ndan da bahsetmeden geçmek
olmaz. Bugün bir semtimize de isim olmuş bu mey-
dan, padişah fermanı ile sıkı koruma altına alınmış ve
özel bir statüyle önemli bir yere sahip olmuştur. Fatih
Sultan’dan sonra oğlu II. Beyazıt Han, bu meydana
“Okçular Tekkesi ve Vakfı”nı kurdurmuş, ülkenin dört
bir yerinden ok ve yay yapımcıları buraya getirtilmiştir
(Görsel 1.12, 1.13, 1.14, 1.15, 1.16, 1.17).
Okmeydanı’nın ilginç bir özelliği de buranın padi-
şah dahi olsa belirli şartlara uymayanın ok atamadığı
bir yer olmasıdır. Bu şartlardan en önemlisi mesafedir.
Okçu 900 gez (gez: Bir ok boyudur. 1 gez 66-71 cm
arasıdır.) uzağa ok atabilmelidir. Bu iş kolay olma-
dığından doğal olarak okçuluğa çok küçük yaşlarda
başlamak gerekiyordu. İlk eğitimlerde gerçek bir yay
değil de talim yayı olan ve “kepade-kepaze” diye de
ad verilen, gevşek bir yay kullanılırdı.
Görsel 1.15 Ok Çantası
Bu yay sayesinde yeni yetişen gençler, kas gücünü
geliştiriyorlardı. Bugün, meşhur bir deyimimiz olan:
“kepaze olmak” tabirinin de buradan geldiğini ha-
tırlatalım.
Stajyerlik -kepazelik- dönemi bitince okçu adayına,
üç ustanın şahitliğinde, istenilen şartlarda, ve istenilen
uzaklığa ok attırılırdı. Şayet aday başarılı olursa ok-
çular tekkesi şeyhinin yanına götürülür, edep ve erkânı
sorgulandıktan ve şahitlik yapıldıktan sonra ona okçu
unvanı verilirdi. Ancak bu sayede Okmeydanı’nda ok
atmaya hak kazanılırdı.
O devirlerde oldukça çok sayıda taraftar topla-
yabilen, sürekli çekişmeli müsabakalara sahne olan Görsel 1.16 Ok Kandili
bu sporun ve Okmeydanı’nın parlak devirleri, maale-
sef, Osmanlı Devleti’nin gerilemesi ile son bulmuştur.
Ateşli silahların varlığı ve Osmanlı'nın işgal altında
ağır şartları yaşayan bir ülke konumuna gelmesi neti-
cesinde, Okmeydanı yeni sporcular yetiştirememiştir.
Okçuluk sicil defterindeki son kayıt tarihi, 1904
tarihi olmuştur. Günümüzde, Okmeydanı’nı tekrar
eski günlerine kavuşturmak için 2001’de restoras-
yona başlanmış, çalışmalar 2013’te tamamlanmış,
17109,68 metrekarelik bir alanın üzerine dev bir spor
kompleksi inşa edilmiştir. Yine aynı yıl, “Fetih Kupası”
adı altında uluslararası bir turnuva başlatılarak mo-
dern okçuluk sporumuz, geleneksel bir boyut kazan-
mış ve hızla yükselişe geçmiştir. Görsel 1.17 Yay
20