Page 123 - Grammar For YDT - 12

ADJECTIVES, ADVERBS & COMPARISON

▪ Rob is not so / as sensitive to pain as his wife is.
“so…as” yapısından sonra bir fiil geleceği zaman, bu fiil “to infinitive” olarak kullanılır ve “yapacak kadar”
anlamını verir.
▪ I know that Frank is not so rude as to break anyone’s heart.
▪ As the coach believed that he was not so talented as to play for the team, he did not approve the transfer.
such + noun + as
İki kişi ya da nesneyi karşılaştırmak için kullanılan bu yapı olumlu, olumsuz ve soru cümlelerinin hepsiyle kullanılabilir. Bu
yapı tekil, çoğul ve sayılamayan isimlerle kullanılabilir. Ayrıca ismi niteleyen bir sıfat varsa isimden önce kullanılır.
▪ This is the first time I have ever eaten such delicious food as this.
▪ Such a selfish person as Samuel does not deserve to be in such an important position.
▪ I had never experienced such a breath-taking moment as the one when I first came eye to eye with you.

the same...as
“the same…as” karşılaştırılan öğelerin aynı olduğunu ifade eder ve sıfat yerine isimlerle kullanılır.
▪ Rafael has the same height as his father. (He is as tall as his father.)
▪ I earn the same amount of money as you do. (I earn as much money as you.)
Karşılaştırılan iki öğe, cümle başında yani özne olarak kullanıldığı zaman “as” kullanılmaz.

▪ Tom and I work at the same place.
(I work in the same place as Tom.)
▪ Sue and Sally go to the same university.
(Sue goes to the same university as Sally.)
similar to / different from
“Similar to” benzerlik, “different from” farklılık ifade eden yapılardır. “Similar to” yapısında da karşılaştırılan iki öğe, cümle
başında yani özne olarak kullanıldığında “to” kullanılmaz.
▪ The sound of the ocean waves is similar to the calming music I am listening to.
▪ Loneliness is different from being alone.
like / as
“Like” ve “as” ifadeleri “gibi” anlamına gelir. “Like” isim, zamir ya da “gerund” (verb + ing) ile kullanılırken, “as”i özne ve fiil
takip eder.
▪ Living life without a purpose is like running in a race without reaching the finish line.
▪ I did everything as you told me.

▪ It turned out that he was innocent as we all expected.
the comparative + clause, the comparative + clause (the more, the more)
Bu yapı iki durumun birbirine bağlı olarak değiştiğini ifade etmek için kullanılır ve “ne kadar..., o kadar…” anlamını verir.
▪ The less you waste your money, the more you can save.
▪ The older we grow, the wiser we become.
Bu yapının kısa hali (cümle kurmadan) “better” ile biten ifadelerle kurulabilir (ne kadar ... o kadar iyi).

▪ How would you like your coffee? The bitter the better.
▪ What kind of clothes do you usually buy? The cheaper the better.
▪ Which road do you prefer to take? The shorter the better.
▪ Will you invite all your friends? Of course! The more the merrier.

123
123