Page 258 - Türk Dili ve Edebiyatı 12 Beceri Temelli Etkinlik Kitabı
P. 258
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 12 127
5. ÜNİTE> Tiyatro Kazanım A.3.6: Metindeki şahıs kadrosunun özelliklerini belirler.
Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi Alan Becerileri: Okuma Becerisi
Etkinlik İsmi Kişilik ve Başarı 25 dk.
Metinde anlatılan şahısların kişilik özelliklerini tespit ederek tarihî kişiliklerin canlandırılmasını oyuncu ve Bireysel
Amacı
izleyiciler açısından değerlendirebilme.
Yönerge Aşağıdaki metni okuyunuz. Metinden hareketle soruları cevaplayınız.
(Metin, aslına sadık kalınarak alınmıştır.)
Ben Mimar Sinan
(…)
MİMAR SİNAN — Ama bizden biri bu kubbeyi yenmeli!
(Sahne, doğal ışıkla aydınlanır. Sinan tezgâhın önüne geçer.)
Öğrenimim sona erince yeniçeri ordusunda istihkâm subayı olarak görevlendirildim. Artık yeniçeri
ordusuyla birlikte çeşitli savaşlara katılacaktım. Katıldım da. Birçok Doğu ve Batı ülkesine gittim. Gör-
düğüm her binayı ve harabeyi, bir ders gibi inceledim. Bu arada, savaşın gerektirdiği işler arasında,
pratiğimi de ilerletiyordum. Bir gün geldi ki, artık kendimi göstermek için fırsat gözlemeye başladım.
Çünkü bilgiyle dolmuştum, taşmak üzereydim. İlk fırsatı, 1554 yılında yakaladım; 44 yaşındayken.
Gençler, dikkatinizi çekerim. Bu, bazı insanlarımızın, nerdeyse emekli olmayı düşündükleri bir yaştır.
(Fonda tuğlar belirir. Mehter müziği girer ve söner.)
Osmanlı ordusu, 1534 yılı yazında, Van Gölü'nün batı yakasına ulaşmıştı. Vezir Lütfü Paşa, benden,
gölün doğu kıyısındaki durumun öğrenilebilmesi için gemi yapmamı istedi. Bu emri yerine getire-
bilmem için birçok zorluğu yenmem gerekiyordu. Hiç sızlanmadan hemen işe koyuldum. Her türlü
zorluğu sabırla yenerek, üç gemiyi, kısa zamanda suya indirmeyi başardım.
(Efekt: Sevinç haykırışları.)
Adamlarımla gemilere bindik, gölün doğu kıyısına yaklaştık. Dönüşte, gördüklerimizi Lütfü Paşa'ya
sundum. Bir süre sonra da Van Kalesi düştü. Ben, hiçbir emeğin, çabanın boşuna gitmeyeceğine ina-
nanlardanım. Nitekim dört yıl sonraki olaylar, bu inancımı doğruladı. 1538'de ordumuz, bu kez batıya
sefere çıkmıştı. Ordunun başında da, Kanuni Sultan Süleyman bulunuyordu.
(Fona, Osmanlı Ordusu'nun yürüyüşü ile ilgili gravürler yansır. Her gravürü, bir kös sesi vurgular.)
Ordu, Tuna Nehri'nin kollarından biri olan Prut Nehri'nin kıyısına gelince durdu. Nehir genişti. İki
yakası da bataklıktı. Kuzeye geçmek için kurulan köprü, yazık ki çöktü. Ordu, kuzeye geçemedi. Bu
olayın üzerine Lütfü Paşa, Kanuni'nin huzuruna çıkar ve der ki:
3. SES — Saadetlu Padişahım! Prut Nehri'ni aşan bir köprünün yapımını, ancak Sinan başarabilir. Gayet
usta bir mimardır. Emir buyurun, adamlarıyla bu işi o üstlensin!
(Fona sarı bir nokta düşer ve giderek büyür... Büyür... güneşleşir. Durur.)
MİMAR SİNAN — Bunca yıllık çalışmamın ve sabrımın meyvesini toplayacağım saat çalmıştı!
(Bir nota müzik girer ve söner.)
Bu köprüyü 13 gün içinde tamamladım. Yayalar, atlılar, arabalar, develer, toplar, hatta filler, köprüyü
kolayca geçtiler. Mehter takımının büyük davullarını filler taşıyordu.
(Fon beyazlaşırken, mehter müziği girer ve söner.)
Bu seferden geri dönerken, Barbaros Hayrettin Paşanın, Preveze'de, 600 gemiden oluşan haçlı donan-
masını yendiği haberi alındı.
257