Page 170 - Türk Dili ve Edebiyatı - 9 | Beceri Temelli
P. 170

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü                          TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 9          87

              4. ÜNİTE > Masal/Fabl              Kazanım: A.2.13. Metni yorumlar.
             Alan Becerileri: Okuma Becerisi  Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi
             Etkinlik İsmi                             KAFES                                     20 dk.
             Amacı      Metindeki açık ve örtük mesajları gerekçelendirerek ifade etmelerini sağlayabilmek.   Bireysel


             Yönerge  Aşağıdaki metni okuyunuz, soruları cevaplayınız.



                                              TÜCCAR İLE PAPAĞAN
              Bir tüccarın papağanı vardı ama bu güzel kuşu kafese kapatmıştı. Tüccar bir gün Hindistan’a gitmek
              için yol hazırlığına başladı. Yanındakilerin her birine tek tek, döndüğünde kendilerine neler getirme-
              sini istediklerini sordu. Hepsi ayrı şeyler istedi. Tüccar, papağanına da:

              “Ey güzel kuşum, Hindistan’dan sana ne getireyim, sen ne istersin?” dedi.
              Papağan:
              “Oradaki papağanları görünce hâlimi anlat ve onlara de ki: ‘Falan papağan benim mahpusumdur, ben
              onu kafeste besliyorum. Size selam söyledi. Ben gurbet ellerde kafeslerde sizin özleminizle can vere-
              yim, siz serbestçe ağaçlıklarda kayalıklarda dolaşın. Bu doğru mudur? Hiç değilse bir sabah vakti beni
              de hatırlayın, ben de birazcık mutlu olayım.’ Bunları söyle, başka bir şey istemem...” diye yanıt verdi.
              Tüccar kervanını hazırlayıp yola çıktı. Günler, geceler boyunca yol aldı; sonunda Hindistan’a vardı.
              Giderken birkaç papağan gördü. Papağanlar kayalıklara konmuştu. Atını durdurup seslendi:
              “Ben falan memleketten, şu kişiyim; ticaret yapmak için buralara geldim. Benim bir papağanım var,
              size selam söyledi ve şunları şunları söylememi istedi.” dedi.
              Tüccar sözlerini bitirir bitirmez o papağanlardan biri titredi, nefesi kesildi, düşüp öldü. Tüccar bu
              haberi verdiği için bin pişman oldu:
              “Ne yaptım, bu zavallı kuşun ölümüne yol açtım. Belki de bu benim kuşumun bir yakını, çok seveni
              idi.” diye düşündü.
              Aradan epeyce zaman geçti, tüccar alışverişini bitirip memleketine döndü. Herkese hediyelerini da-
              ğıttı. Papağan, kafesinde bu olanları seyrediyordu; sonunda dayanamayıp tüccara sordu:

              “Benim istediğim nerede? Oradaki papağanları gördün mü? Onlara selamımı götürdün mü? Ne gör-
              dünse anlat, beni de mutlu et!” dedi.

              Tüccar:
              “Sevgili papağanım, kusuruma bakma ama söylemesem daha iyi olur sanırım çünkü hâlâ o haberi
              götürerek yaptığım akılsızlığa ve cahilliğe yanıyorum!.. Onun için, anlatmasam daha iyi.” dedi.
              Papağan ısrar etti; bunun üzerine tüccar gönülsüzce olanları anlattı:

              “Söylediğin yere varıp dostların olan papağanları görünce senin dediklerini ve selamını söyledim. İç-
              lerinden biri buna dayanamadı, çok üzüldü, titredi ve hareketsiz kaldı, sonra öldü gitti. Bunu görünce
              çok pişman oldum ama boşuna!.. Bir kez söylemiş bulundum.” dedi.
              Tüccar sözlerini bitirince, papağan kafesin içinde titredi, hareketsiz kaldı ve biraz sonra düşüp öldü.
              Tüccar, kuşunu öyle görünce aklı başından gitti, ağlayıp sızlamaya başladı; başındaki külahı çıkarıp
              yere vurdu:

              “Ey güzel kuşum, sana ne oldu, neden böyle oldun? Ben ne yaptım, başıma ne işler açtım!” diye dö-
              vündü, ağladı.







                                                                                                   169
   165   166   167   168   169   170   171   172   173   174   175