Page 180 - Türk Dili ve Edebiyatı - 9 | Beceri Temelli
P. 180

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü                          TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 9          93





             5.ÜNİTE > Roman    Kazanım A.2.2. Metnin türünün ortaya çıkışı ve tarihsel dönem ile ilişkisini belirler.
             Alan Becerileri: Okuma Becerisi  Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi
             Etkinlik İsmi                  ROMAN VE TARİHSEL DÖNEM                              20 dk.
             Amacı      Romanın tarihsel dönemle ilişkisini kavrayabilmek.                       Bireysel
             Yönerge  Aşağıdaki metni okuyunuz ve soruları metne göre cevaplayınız.


                                               ESİR ŞEHRİN İNSANLARI
                  (...)

                 Akşam üzeri Niyazi Efendi, her zamanki gibi, bir sürü şaşırtıcı, sevindirici haberle gelmişti. Anlat-
                 tıkları doğru ise, bir kere, Çerkes Etem’in isyanı zannettikleri gibi bir düşman propagandası değil,
                 hakikatti. Etem Bey önceleri cephe mandalarıyle geçinememiş, sonra Refet Bey’i bahane ederek
                 Ankara’yı basmaya kalkmış. Cephenin sol kanadını tutan düşmanı gerekirse yarmaya, gerekirse
                 çevirmeye gücü yeter iyi silahlanmış önemli birlikleri ya, idare yoluna giderek yarı başkaldırmış
                 halde muhafaza etmek, ya da bu kangreni büyük bir cesaretle kesip atmak lâzım geliyor. Musta-
                 fa Kemal Paşa, az bulunur şeflerden birisi olduğununu ispat ederek, hiç duraklamamış, kötülüğü
                 daha büyümeden tepelemeyi kararlaştırmış. 29 Aralık’ta Etem kuvvetlerine saldırılması emri ver-
                 miş. 5 Ocak’ta, Etem Yunanlılara sığınmak zorunda bırakılmış. Bu fırsattan yararlanmak isteyen
                 düşman 6 Ocak’ta saldırıya kalkmış…
                  Nedime Hanım eli yanağında, mırıldandı:

                 — Meğer ne büyük tehlike atlatmışız?

                 — Dehşetli bir tehlike… İnönü’de üç gün, üç gece döğüşüldü. Nihayet, düşman söktüremedi.
                 Dün gece, tekrar eski yerine, Bursa önlerine döndü. Tam bir haftadır uyumuyorum yengeciğim.
                 Hani masallarda büyülü kıllar vardır. Birbirine sürtünce bir Arap çıkarmış da, şehzadeyi istediği
                 yere yetiştirirmiş. Ya da sihirli seccade… İşte onları sayıkladım durup dinlenmeden… Sanki ben
                 gitseydim, her şey düzelecekti. Ben gitseydim değil, ben orada on dakika bulunup ölseydim…

                 — Bu sebepten mi bize uğramadınız?

                 — Nasıl uğrayabilirdim? Aklım başımda yoktu ki… Tırnaklarımı yedim bitirdim. Baksanıza…

                 Ellerini uzattı. Parmakları yeni çamaşır yıkamışa benziyordu. Uçlarının derileri hem beyazlamış,
                 hem de buruşmuştu.

                 — Sabahleyin havadisi alınca baygınlık geçirmişim! İçimde sanki bir şey tükendi. İçim bomboş
                 kalıverdi. Kemiklerden bile boşaldı. Etem’in isyanına bir türlü inanamıyordum. Daha Türkçesi
                 inanmak istemiyordum.

                                                                                                                                        Kemal Tahir, Esir Şehrin İnsanları



             1.  Yukarıdaki metinden yola çıkarak  “Esir Şehrin İnsanları” romanının  hangi tarihsel dönemin ürü-
                 nü olduğunu belirtiniz.












                                                                                                   179
   175   176   177   178   179   180   181   182   183   184   185